Bir kadın iki kişiyi seviyorsa aralarında seçim yapmalıdır. | Open Subtitles | حين تحب امرأة رجلين عليها الأختيار بينهما |
Bir kadın iki kişiyi seviyorsa aralarında seçim yapmalıdır. | Open Subtitles | عندما تحب المرأه رجلين فيجب عليها أن تختار أحدهما |
Kim olduklarını bilmiyorum ama iki kişiyi öldürdüler ve bebeği kaçırdılar. | Open Subtitles | لا نعرفهم وقتلوا إثنين منا.. بل ثلاثة, ويختطفون طفلة |
Bu sokaklarda iki kişiyi öldürdü. Ve üçüncüyü öldürmeye hazırlanıyor. | Open Subtitles | لقد قتل شخصان في هذه الشوارع وعلى وشك قتل الثالث |
Takip ettiğim adam bu evde iki kişiyi öldürmüş. | Open Subtitles | الرجل الذي أبحث عنه قتل شخصين في هذا المنزل |
Silah zoruyla grubumuzdan iki kişiyi taciz ettiler. | Open Subtitles | لقد إعتدوا جنسياً على اثنين من فريقنا تحت تهديد السلاح |
Daha ilk periyot bitmeden iki kişiyi sahadan taşıyarak götürmüşlerdi. | Open Subtitles | قبل أن ينتهى الشوط الأول ، كان عليهم حمل اثنين منهم خارج الملعب |
Sonra bir daha duyduk ki iki kişiyi deşmiş Zagor. | Open Subtitles | وبعدها سمعنا أن زاغور قتل رجلين أحدهما كان شرطي |
Neden aranızdan en iyi iki kişiyi seçmiyorsunuz? Çünkü siz kaşındınız. | Open Subtitles | لم لا تختارون أفضل رجلين منكم لأنكم جنيتم على أنفسكم |
Senin ve ağabeyinin tarifine uyan iki kişiyi Giles'ın ofisine girerken gören bir görgü tanığımız var. | Open Subtitles | ، الآن ، لدينا شاهد شخص ما قال أنه رأي رجلين تنطبق عليه أوصافكما |
Ormanda iki kişiyi öldürmek zorunda bırakıldım. Masum biri ve bu inancın yobazlarından biri. | Open Subtitles | أُجبرت على قتل رجلين فى هذه الغابات متعصبين للدين والأبرياء. |
Sonra hiçbir şey yokken, kazı ekibinden iki kişiyi öldürdü. | Open Subtitles | بعد ذلك فجأة يقتل إثنين من رفاقهِ من أعضاء فريق الحفر |
Daha sonra birkaç memura saldırdı, iki kişiyi yaraladı ve ne yazık ki iki kişiyi öldürdü. | Open Subtitles | ثمّ أقدمت على مهاجمة عدّة شرطيين ما أدّى إلى جرح اثنين وللأسف قتل إثنين آخرين. |
İki kişiyi bir kutuya koy, birimizin diğerini öldürmesi ne kadar sürecek, gör. | Open Subtitles | ضع شخصان في صندوق و أنظر لكم من الوقت يحتاج أحدهم ليقتل الآخر |
İki fener üst üste. İki kişiyi alıp getireceksiniz. | Open Subtitles | أحدهما فوق الآخر سيكون هناك شخصان لترجعهما معك |
Adam hala açık bir yere gidip gündüz vakti iki kişiyi vuruyor. | Open Subtitles | رجل يدخل إلى مكان عام ويقتل شخصين في وضح النهار. |
Art arda iki gün, iki otobüs iki kişiyi ezdi. | Open Subtitles | اثنين من الصباح في صف واحد، حافلتين تقتل شخصين. |
Ve bu akşam, Tendo'nun adamları ile bir gösteri yapacak, iki kişiyi öldürecek. | Open Subtitles | وهذه الليلة، انه قد ستعمل على مواجهة مع الرجل تيندو، و مما أسفر عن مقتل اثنين منهم. |
Sadece bir seferde iki kişiyi kaçak edebileceğini düşünüyordu. | Open Subtitles | معتبرا انه يمكن تهريب شخصين فقط في المرة الواحدة. |
Ve eğer bu doğruysa bu hasta ruhlu orospu çocuğu içimizden iki kişiyi de listesine ekledi. | Open Subtitles | ولو كان الأمر صحيحاً، فإنّ هذا الساقط الحقير قد أضاف إثنان من جماعتنا إلى قائمته. |
"Bugün burada bu iki kişiyi kutsal evlilik bağıyla bağlamak için bulunuyoruz. | Open Subtitles | اجتمعنا اليوم لضم هذين الإثنين بالرباط المقدس |
Teksas eyaleti, iki kişiyi baltayla katleden bir kadını idam etti. | Open Subtitles | لقد اعدمت ولايه تكساس تلك المرأه التى قتلت شخصين بفأس |
Ailenizden iki kişiyi bu kadar kısa sürede kaybetmek çok üzücü olmalı. | Open Subtitles | أنه سوء حظ ، أليس كذلك فقدان فردين من العائله مقربين |
İki kişiyi vurdun. Yetmez mi? | Open Subtitles | لقد أطلقت النار على شخصين , أليس هذا كافياً ؟ |
Aslında sekiz de olabilir ama iki kişiyi götürdüler. | Open Subtitles | لا، أنا يمكن أن يكون ثمانية، لكنهم جروا شخصين. |
Bir ay sonra üç kişi öldürmek için bir kazadan iki kişiyi kurtardı. | Open Subtitles | لقد أنقذ شخصين من حادثه ليقتل ثلاثه بعد شهر , كلا |
Mavi malla bağlantısı olan iki kişiyi tanıyorum sadece. | Open Subtitles | شخصينِ فقط أعرفهما "مرتبطين بـ"الميث الأزرق |