"iki koltuk" - Traduction Turc en Arabe

    • مقعدان
        
    • مقعدين
        
    • كلا الذراعين
        
    Grafik masasının altında iki koltuk var. Onları çıkartır mısın, lütfen? Open Subtitles هناك مقعدان تحت منضدة التخطيط هلا تسحبهم من فضلك ؟
    Şanlısınız. Yan yana iki koltuk var. Open Subtitles أنتما محظوظان ، هناك مقعدان متجاوران 15 بي و سي
    Ve eğer bize bu uçakta iki koltuk bulabilirseniz ben de sizin işinizin bir hayranı olacağım. Open Subtitles وأنا سَأكُونُ معجبه بعملك إذا تمكنت من الحصول لنا مقعدان على تلك الرحلة القادمة
    Üçüncü ses, iki koltuk arkamda oturana aitti. Bilgisayarcı. Open Subtitles الصوت الثالث من الصف خلفي، على بعد مقعدين
    Uçakta iki koltuk istiyorum, ikizler için. Open Subtitles سأحتاج إلى مقعدين بالطائرة من أجل التوأمين
    - İki koltuk altında da. Open Subtitles تحت كلا الذراعين
    Sadece bir gecede iki koltuk kaldı, görüşü kısmen engelledi. Open Subtitles ليلة واحدة فقط ، مع مقعدان إضافيان
    Bu adam o kadar şişman ki uçakta iki koltuk kaplar. Open Subtitles "إنه بدين للغاية، سيتطلب مقعدان على الطائرة"
    Arka arkaya iki koltuk var. Tandem gibi. Open Subtitles هناك مقعدان احدهما خلف الآخر ترادفيّاً
    Operada bir randevu, iki koltuk. Open Subtitles موعد في قاعة الأوبرا. مقعدان.
    ...ve Clay Davis de mezarından çıkıp likör kurulundan iki koltuk kaptı. Open Subtitles و(كلاي دايفيس) عاد من قبره وأخذ مقعدان في مجلس الخمور
    İki koltuk ve bir cümle. Open Subtitles مقعدان و سطر واحد
    Batmobil'de iki koltuk vardır. Open Subtitles مقعدان بسيارة (باتمان)
    İnan bana, öylesin. Neyse, sana iki koltuk ayırdım. Open Subtitles ثقى في, بايه حال لقد قمت بحجز مقعدين لكِ
    Yeşiller de iki koltuk kaybederken İşçi Partisi beş koltuk kazandı. Open Subtitles وسيخسر الخضر مقعدين بينما سيزداد رصيد العمال ب 5 مقاعد
    Pilot hariç iki koltuk var. Open Subtitles يجب أن تعرف كم كبيرة هي. مع الطيار، يوجد فقط مقعدين.
    İki koltuk yapıp, koltukları birkaç saat içinde uçağa yükleyemedikleri sürece bir işe yaramaz. Open Subtitles إلا إن كان بإمكان المكتب بناء مقعدين ووضعها في الطائرة خلال الـ4 ساعات القادمة، لن تستفيدي أي شيء.
    Bay Başkan, bu adamlara iki koltuk veremezsiniz. Open Subtitles سيّدي الرئيس، لايمكنك أن تمنح هذان المفوّضان مقعدين.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus