İki oda 2600, artı suit 3600, günlüğü 6200 franka geliyor. | Open Subtitles | غرفتان ب2600 زائد جناح ب3600 المجموع 6200 في اليوم |
Sadece iki oda olduğu düşünülürse, ev senin için bayağı kalabalıklaşmış olmalı. | Open Subtitles | انه يجب أن يكون مزدحما وجميل لك فليس سوى غرفتان فقط |
Sadece iki oda olduğu düşünülürse, ev senin için bayağı kalabalıklaşmış olmalı. | Open Subtitles | انه يجب أن يكون مزدحما وجميل لك فليس سوى غرفتان فقط |
Hayır, bunu 15 santim kaldırıp... iki oda havası yaratırım, bu açıklığı da korumuş olurum. | Open Subtitles | كلا، سأرفع هذه الأرضية 6 إنشات وسأبني غرفتين في هذه المساحة وسيكون الحمام باقي مكانه |
Arkadaşıma bir fıçı bira ve gece için bize iki oda lazım. - Yabancılar. | Open Subtitles | أحضر قدحاً لصديقي ونريد غرفتين من أجل قضاء الليلة |
İki oda, işe yakın. Beş hafta içinde müsait. | Open Subtitles | غرفتا نوم وقريب من العمل وشاغر خلال 5 اسابيع |
Dunder-Mifflin, iki oda ver bir depodan oluşabilir.. | Open Subtitles | قد يكون فقط غرفتان ومخزن لكن ما نفتقر إليه في الوميض |
O yüzden neden ikimizi de dertten kurtarıp o özel kodları girip -ki eninde sonunda gireceksin- bana çok güzel olan iki oda verip gecemi eski haline döndürmüyorsun? | Open Subtitles | لذا لما لا توفر على نفسك العناء وتكتب الكلمات السحرية التي تعرف أنك ستكتبها في جميع الأحوال. وتجد لي غرفتان رائعتان لدرجة أن تعيد لي ليلتي كما كانت عليها |
rehine kurtarmaya ateşle gidiyorsun içerde iki oda vardı. | Open Subtitles | أنتِ وسط عملية لإنقاذ رهينة. هناك غرفتان بالداخل. |
İki oda. Yan yana olsun, aynı katta. | Open Subtitles | .أريد غرفتان .على أن تكونان متجاورتان في نفس الطابق |
Evet, ama çizimde iki oda vardı, bir değil. | Open Subtitles | نعم ولكن في المخطط هنالكَ غرفتان وليس واحدة فقط |
Arka tarafta iki oda daha var. Her şey toplanmış. | Open Subtitles | هناك غرفتان في الخلف هناك لقد جمع كل شيء |
Yalnızca iki oda var: 19 ve 20. Saçmaladım beyler. | Open Subtitles | لديهم غرفتين شاغرتين فقط رقم 19 و20، لذا عليكما المبيت معاً. |
Kuzeyde iki oda var, 5 metre. | Open Subtitles | يوجد غرفتين ناحية الشمال على بعد 15 قدماً |
Seni benim gönderdiğimi söyle ve bir geceliğine iki oda iste. | Open Subtitles | و قولي أني أرسلتك و أنك تُريدين غرفتين لليلة واحدة |
- Başından beri iki oda tutabilirmişiz diyorum yani. | Open Subtitles | أحاول القول فقط أننا كان بأمكاننا أن نكون في غرفتين في هذا الفندق طوال هذا الوقت |
Başka bir şey var mı çünkü emlakçı gelmeden önce halletmem gereken iki oda daha var. | Open Subtitles | لأنه مازال لديّ غرفتين أعمل بهما قبل أن يأتي مالك العقار هنا. |
Biz iki oda istemiştik ama siz bir tane verebileceğinizi söylemiştiniz. | Open Subtitles | لقد طلبنا غرفتين,واعطيتنا غرفة واحدة ؟ |
Konuk evinde iki banyo, iki oda var. | Open Subtitles | دار ضيافة لَهُ حمامان , غرفتا نوم |
İki oda, iki banyo, bir de teras. | Open Subtitles | - خمسة غرفتا نوم, وحمامان, وشرفـة |
Vali dairesi ile diğer iki oda daha. Başka arzunuz? | Open Subtitles | شقة الحاكم وغرفتان إضافيتان هل من طلب آخر؟ |
- İki yatak odası olacaktı. - İki oda tamam. | Open Subtitles | سيتعين أن تكون غرفتي نوم - غرفتي نوم أمر مناسب - |