| Sırrım, oyuk uçlu mermilerle dolu olan bu tabancanın, ruh ikizim olduğunu düşündüğüm adam tarafından kafama doğrultulmuş olmasıydı, birçok, birçok kez. | TED | سري كان أن لدي هذا المسدس المحشو بطلقات مجوفة مصوب على رأسي من قبل الرجل الذي كنت أعتقده توأم روحي، عدة ، عدة مرات. |
| En garibi de bir ikizim olduğuna inandırmak zorunda kalmamdı. | Open Subtitles | أغرب شيء حصل لي، عندما إضطريت للتصديق أنني توأم. |
| Yoksa düşes bir ikizim olduğunu öğrenmem için beni bir televizyon programına mı çıkaracaksınız? | Open Subtitles | هل تنتظران استضافتي في هذا البرنامج لإخباري أن لي أختاَ توأم .. وأنها دوقة ؟ |
| Ailem ve ben ikizim yanımda olsun istiyorum. | Open Subtitles | اريد أن أكون محاطة بعائلتي و توأمي التقرحي |
| İkizim ormanda ölü. Önlem almaya alışkınımdır. | Open Subtitles | توأمي قد لاقتها المنية في الغابة أنا أخذ احتياطاتي دائماً |
| Bu yüzden annemle ben sağ kalan ikizim Cobh'a gittik. | Open Subtitles | لذا أنا و والدتي و التوأم المتبقي وصلنا إلى كوبا |
| Sana diyorum dostum, ilk ruh ikizim olabilir. | Open Subtitles | اخبرك يا رجل انها من الممكن ان تكون اول رفيقة روحي |
| Ama insanlar çift yaratılır derler. Demek ki bu da benim ikizim. | Open Subtitles | لكنّهم يقولون أنّ لدينا توأم في الخارج بمكانٍ ما، وأعتقد أنّ هذه توأمتي. |
| Yoksa düşes bir ikizim olduğunu öğrenmem için beni bir televizyon programına mı çıkaracaksınız? | Open Subtitles | هل تنتظران استضافتي في هذا البرنامج لإخباري أن لي أختاَ توأم .. وأنها دوقة ؟ |
| Bir ikizim olacağı ihtimalini hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم يخطر ببالي ابدا انه من الممكن ان يكون لدي توأم |
| Bir ikizim olacağı ihtimalini hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم يخطر ببالي ابدا انه من الممكن ان يكون لدي توأم |
| Benim bir ikizim vardı. Bazen onun varlığı hissedebiliyordum. | Open Subtitles | كان لي شقيق توأم أنا الأخرى،يمكنني في بعض الأحيان إستحضاره بطريقة ما |
| Sanat tarihi yüksek lisansı yapan bir ikizim var. | Open Subtitles | لدي أخت توأم وهي حاصلة على شهادة في تاريخ الفن |
| Ve ruh ikizim, Soo Mi benim için ateşlenen kurşunla vuruldu. | Open Subtitles | توأم روحي تلقت الرصاصة التي كانت مقصودة لي |
| İkizim vuruldu. Bu kız bıçaklandı. | Open Subtitles | توأمي أطلق عليه النار، الفتاة طُعِنت |
| Bu çok ilginç. Müzik konusunda ruh ikizim gibisin. | Open Subtitles | هذا مذهل أنت توأمي الروحي في الموسيقى |
| İple çekiyorum... Ben ikizim. | Open Subtitles | لا أستطيع الإنتظار توأمي التقرحي |
| İkizim çok nadir bulunuyor. | Open Subtitles | توأمي الصغير اكتشاف نادر للغاية. |
| İnsanlar beni tek yumurta ikizim ile karıştırıyorlar. | Open Subtitles | إنّ الناس يخلِطون بينى و بين أختى التوأم |
| Tıpkı ikizim gibi. Ama bu daha canlı. | Open Subtitles | ،أنظرا، إنها مثل أختي التوأم لكنها تبدو أكثر حياة منها |
| Ben ve ikizim arasında daimi bir savaş vardır. | Open Subtitles | هناك دائماً هذا الصراع بيني وبين شبيهي |
| İkizim saldırıya geçerken gölgelerde gizleniyordum. | Open Subtitles | يقوم قريني بالهجوم بينما أختفي بين الظلال. |
| Öyle mi? İkizim olmadığı için mutluyum. | Open Subtitles | نعم , حسناً أنا مسرور لعدم وجود توئم لي |
| Prensim. Ruh ikizim. Arkadaşım. | Open Subtitles | يا أميري وتوأم روحي وصديقي |