| Küçücük seri ilanlar işi artık öldü. | Open Subtitles | الإعلانات المبوّبة الصغيرة جداً، هم مَوتى. |
| Ama bu kişisel ilanlar da çaresizlik dolu değil mi zaten? | Open Subtitles | هذا تصرّف يائس أعلم، ولكنّه في محلّه" "الإعلانات الشخصيّة مليئة باليأس" |
| - Evet, yani ilanlar, sloganlar tokaların bazıları için akıllıca fikirler. | Open Subtitles | - أجل ، تعرفين ، الإعلانات والشعارات و .. ربمابعضالأفكارالعبقريةلبعض المشابك،مثل.. |
| Yeni evliyken ben de böyle ilanlar verirdim. | Open Subtitles | نشرت إعلانات مثل هذه عندما كنا متزوجين حديثاً |
| Garaj, tamirhane ve araba parçası satıcılarında afişler ve yerel gazetelerde tam sayfa ilanlar istiyorum. | Open Subtitles | أريد إعلانات في كل الكراجات و المحلات في المنطقة و صفحة اعلانات كاملة في الجرايد المحلية |
| China Weekly Post'ta tüm ilanlar şahsen veriliyor. | Open Subtitles | كل الاعلانات يجب ان توضع بشكل شخصي في جريدة الصين الاسبوعية |
| Bir web sitesi var ve şehrin her yerine ilanlar asıyor. | Open Subtitles | وأصبح لديه موقع إلكتروني، ويقوم بتوزيع المنشورات في كل أنحاء المدينة |
| Uçaklardan ilanlar da dağıttılar. | Open Subtitles | لقد القوا عليهم منشورات تدعوهم لذلك أيضاً |
| Bu seri ilanlar, bu geleneğin ne kadar güçlü olduğunu gösterir. | Open Subtitles | هذه الإعلانات المبوبة تظهر مدى قوة هذه التقاليد |
| İlanlar bölümünden mail olarak geldi. | Open Subtitles | نعم، ارسلها شخصٌ ما عبر البريد الإلكتروني من خلال الإعلانات المبوبة |
| İlan panosunda izinsiz asılmış ilanlar var. | Open Subtitles | توجد نشرات غير مصرّحة على لوح الإعلانات. |
| Lance... geliri ilanlar getiriyor. | Open Subtitles | تَرى، رمح... الإعلانات بأنفسهم يُولّدونَ دخلاً. |
| Küçücük seri ilanlar ha. | Open Subtitles | الإعلانات المبوّبة الصغيرة جداً. |
| Küçücük seri ilanlar. | Open Subtitles | الإعلانات المبوّبة الصغيرة جداً. |
| Bu bölgeye ilanlar koyduk. | Open Subtitles | لقد وضعنا إعلانات على محيط المنطقة. |
| İşte ilanlar. Bakalım neler var? | Open Subtitles | هذه هي إعلانات الرظائف ماذا لدينا هنا؟ |
| Büyük ilanlar alabileceksin. | Open Subtitles | التي منحتك إعلانات مناسبة الحجم |
| Evet, "küçücük seri ilanlar" işi. | Open Subtitles | نعم، هو a "إعلانات مبوّبة صغيرة جداً" عمل. |
| Hayır. "Küçücük seri ilanlar" işi. | Open Subtitles | لا. هو a "إعلانات مبوّبة صغيرة جداً" عمل. |
| Özel yapım kartlar, davetiyeler, ilanlar. | Open Subtitles | بطاقات المعايدة، الدعوات ، الاعلانات |
| Bu ilanlar, kurbanların görebileceği her yere asılmış. | Open Subtitles | هذه المنشورات كانت معلقة في أماكن حيث يمكن للضحايا ان يروها |
| İleride marketin duvarında ilanlar asılı. | Open Subtitles | البقال لديه اعلانات على الحائط |
| Yeni oyunum için ilanlar. | Open Subtitles | منشورات لمسرحيتي الجديدة |