| O dağın zirvesi ile ilgili hikayeler duymuştum orada gerçekten bulutların üzerinde durabiliyor muşsun. | Open Subtitles | سمعتُ قصصاً عن قمّة جبل حيث تستطيع الوقوف فوق الغيوم |
| İlk zirve ile ilgili hikayeler istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يٌريدون قصصاً عن أول أرتقاء للقمة. |
| İlk zirve ile ilgili hikayeler istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يٌريدون قصصاً عن أول أرتقاء للقمة. |
| Geçen ay Ron'un karısına çiçek yollamıştım, yani gerçek insanlar ile ilgili hikayeler uydurmayı bırak. | Open Subtitles | لقد ارسلت زهور لزوجة رون الشهر الماضي لذا لاتختلق قصص عن ناس حقيقين |
| Batı ile ilgili hikayeler yazıyorum. | Open Subtitles | انا اكتب قصص عن الغرب |
| Tamam. Hanna, Ali ile ilgili hikayeler olduğunu söyledin. | Open Subtitles | حسناً، يا (هانا) لقد قلتي بأن هناك قصصاً عن (آلي) |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 