bir başka konu ise bu tip hacker'ların çoğu Asperger sendromu ile tutarlı bir karakteristik gösteriyor. | TED | و الأمر الآخر هو ارتفاع نسبة مخترقين مثل هؤلاء لديهم صفات متوافقة مع متلازمة أسبرجر. |
Bu sefer belirtiler susuzluk ve hipotermi ile tutarlı. | Open Subtitles | الأعراض هذ المرة متوافقة مع الجفاف و انخفاض الحرارة |
İçerdikleri kod ile tutarlı olacaklardır. | Open Subtitles | ستكون متوافقة مع رموزها |
Olay mahallinde bulduğunuz bu 9 mm kovanlar Rus yapımı, yarı otomatik Makarov ile tutarlı. | Open Subtitles | هذه الأغلفة تسعة ملليمتر هل وجدتها في مكان الحادث؟ إنها تتماشى مع روسي الصنع |
Son deneme ile tutarlı. | Open Subtitles | إنها تتماشى مع التجربة الأخيرة |
Düşündüğümüz profil Pakistan gizli servisinin düşündükleri ile tutarlı. | Open Subtitles | انها تتوافق مع تشخيصنا لعقليه الجواسيس الباكستانيين |
Bu da sana ve Marisol'a atılan iki el ateş ile tutarlı bir durum oluşturuyor. | Open Subtitles | والتي تتوافق " مع الطلقتين التي أصيبت بك وبـ " ماريسول |
Delano'nun adamlarının marinada bıraktığı karavanda ki hasar ile tutarlı. | Open Subtitles | إنها متوافقة مع الضرر منسيارة... (ديلانو) هو وطاقمه التى غادرت المرسى. |
Ama bulduğum şeyler yumurta kemirgen, sincap, limon suyu ve şekerler; esterler ve likör ile tutarlı ketonlar. | Open Subtitles | لكن ما وجدته هو... آثار لبيض، قارض، سنجاب، عصير ليمون وسكر، آسترات وكيتونات تتوافق مع خمر. |