Ancak bir çok öğrenci hileyi öğrenince ilerlemek için kullanmak ister. | Open Subtitles | ولكن المشكلة هي أن معظم الطلاب يريدون تعلم الخدع لكي يستخدموها للتقدم |
Beni sığ olmakla ve ilerlemek için seni kullanmakla suçladın. | Open Subtitles | أنتِ اتهمتني باني سطحي و أني استغلكِ للتقدم |
İlerlemek için diğerlerini düşürmen gerekir. | Open Subtitles | للتقدم في الحياة، عليك أن تترك الآخرين يسقطون |
Dolayısıyla robot doğanın içinde ilerleyecek, yiyecekleri midesine alacak, sindirecek, elektrik üretecek, doğada ilerlemek için bu elektriği kullanacak. Bu işlemi tekrarlayacak. | TED | وبالتالي سيتحرك الروبوت فى البيئة يأخذ الطعام إلى معدته، ويهضم الطعام ويولد الكهرباء، ويستخدم تلك الكهرباء للتحرك في البيئة ويستمر في فعل هذا. |
Bunlar, ilerlemek için sürekli mücadele eden bir topluluğun gerçeği, yani yapısal ırkçılık, kentsel ayrımcılık yoksulluğun döngüsel yapısı ve travmaları yüzünden eğitim, sağlık hizmetleri iş olanakları ve daha başka şeylere eşit erişim bulamayan bir toplumun. | TED | أنا أشارك هذا لأنه واقع المجتمع إنه السعي بثبات للتحرك إلى الأمام، ولكن بسبب عوامل مثل العنصرية البدائية، والتمييز العنصري الحضري، والطبيعة الدورية للفقر، من الصدمة - المجتمع لديه صلاحيات غير متكافئة في التعليم والرعاية الصحية، والتوظيف وأكثر من ذلك. |
Hissettiğim şu ki, ilerlemek için gerekli olan şey insanları risk almaya cesaretlendirmektir. | TED | أشعر أن ما يجب أن يحدث هو الإنتقال إلى الأمام ونحن بحاجة لتشجيع الناس على تحمل المخاطر. |
İlerlemek için her ikisine de ihtiyacımız var. | TED | و نرغب لكلايهما أن يمضيا سوياً إلى الأمام |
Ve bunun yanında, ilerlemek için uzuvlarını kullanan kopepodlar, deniz pireleri bulunmaktadır. | Open Subtitles | والارجل، براغيث الماء التي هي نوع من القفز بأطرافهم للتقدم |
Dedektif, kariyerinizde ilerlemek için olayı örtbas ettiniz mi? | Open Subtitles | أيها المحقق، هل أخفيت الحادثة للتقدم في عملك؟ |
İlerlemek için. | Open Subtitles | للتقدم |
Fedakarlığı bilirim, hayatta ilerlemek için ne gerekiyorsa odur. | Open Subtitles | أنا أعرف التضحية، ما تتطلبه للمضي إلى الأمام في الحياة. |
İlerlemek için onu geride bıraktım. | Open Subtitles | تركته خلفي أسرع إلى الأمام |