Kane karteli hakkında devam eden bir soruşturmayla ilgili konuşmak için burdayım. | Open Subtitles | انا هنا للتكلم عن التحقيق الجاري عن كين كارتل |
Sizin hesaplarınızlar ilgili konuşmak için buradalar. | Open Subtitles | هم هنا للتكلم عن حساباتك |
İmam din değiştirmemle ilgili konuşmak için gelecek ve evde bunların hiçbiri kalmamalı. | Open Subtitles | الإمام سيأتي للحديث عن أعتناقي ونحن لا يمكننا أن نتركه في المنزل |
Merhaba, Koruyucu Bakımla ilgili konuşmak için zamanınız... | Open Subtitles | مرحباً, هل لديك ثانية للحديث عن نظام الرعاية |
Afedersiniz, koruyucu bakım reformu ilei ilgili konuşmak için bir dakikanız var mı? | Open Subtitles | معذرة، هل لديك وقت للحديث عن إصلاح قانون الكفالة والتبني؟ |
Ama bugün müzikle ilgili konuşmak için burada değilim. | TED | لكني لست هنا للحديث عن الموسيقى اليوم. |
Charles Grigg ile ilgili konuşmak için. Belfast'taki Opera Evi'nde kendine iş buldu. | Open Subtitles | للحديث عن (تشارلز غريغز)، كما تعلم وجد وظيفة في دار الأوبرا في بلفاست. |
Ama buraya Hanoch ile ilgili konuşmak için gelmedin. | Open Subtitles | ولكن أنا لم أطلبك هنا للحديث عن حنوك |
Hey! Cynthia Sutton'daki partiyle ilgili konuşmak için gelmiş. | Open Subtitles | مرحباً، جاءت (سينثيا) للحديث عن حفلة "ساتون بليس". |
Bayraklarla ilgili konuşmak için buradayız. | Open Subtitles | نحن هنا للحديث عن الأعلام |
Sizi buraya Danton'la ilgili konuşmak için getirdik. | Open Subtitles | (أحضرناك إلى هنا للحديث عن (دانتون |