Özgür ruhuna imreniyorum, çekici de geliyor ama hepimizin böyle bir lüksü yok. | Open Subtitles | أحسدك على روحك الحرة وهي تجذبني لكن ليس كل منّا يتمتع بهذه الرفاهية |
Özgür ruhuna imreniyorum, çekici de geliyor ama hepimizin böyle bir lüksü yok. | Open Subtitles | أحسدك على روحك الحرة وهي تجذبني لكن ليس كل منّا يتمتع بهذه الرفاهية |
Sana imreniyorum, bir sürü yer görüyorsun ve birçok şey biliyorsun. | Open Subtitles | أنا أحسدك, لقد رأيت الكثير من الأماكن وتعرف الكثير. |
Biliyorsun, ben senin gibi genç değilim. Senin gençliğine imreniyorum. | Open Subtitles | أنت تعرفين, أنا لم أعد شاب إنني أحسد شبابك |
Senin gibi birini bulmasına imreniyorum. | Open Subtitles | أنا أحسدها للعثور على رجل مثلك. |
Senin yerinde olmak istemezdim, sevgili Johan, ama bir şekilde sana imreniyorum. | Open Subtitles | لن اتمنى ان اكن بمحلك ، يوهان لكن نوعا ما فمازلت احسدك |
"Böyle bir zamanda balık mı tutuyorsunuz? Size imreniyorum." | Open Subtitles | أحسدكم لأنكم تصيدون السمك في وقت كهذا |
O, fakir bir evden gelen, karısı ve iki çocuğu olan birisi. Ona imreniyorum. | Open Subtitles | لقد كان على بعد خطوتين من ملجأ الفقراء مع زوجه مجنونه , أنا أحسده |
Onlara nasıl da imreniyorum, köpek. Tüm yaşamları önlerinde onları bekliyor. | Open Subtitles | لديهم ، كلب يا أحسدهم كم أمامهم حياتهم كل |
Onunla konuşarak geçirdiğin zamana imreniyorum. | Open Subtitles | أنني أحسدك على الوقت الذي قضيته و أنت تتحدث معه |
Size imreniyorum, muhteşem hatıralara ancak onlarla aşık atabilecekmiş gibi yapamam. | Open Subtitles | أحسدك لذكرياتك الرائعة ولكنني . لا أستطيع التظاهر بمجاراتهم |
Henüz büyük bir hayat kararı almak zorunda olmamana imreniyorum. | Open Subtitles | أحسدك أنك لست مضطرًا لاتخاذ أي قرارات مصيرية بعد |
Sana imreniyorum. | Open Subtitles | يفعل ما يمتعه أنا أحسدك على ذلك |
Oy kullanma hakkınız olduğu için size imreniyorum. | Open Subtitles | أحسدك على كونك قادراً على التصويت |
Oy kullanma hakkınız olduğu için size imreniyorum. | Open Subtitles | أحسدك على كونك قادراً على التصويت |
Altmışsekiz. Sizin gençliğinize imreniyorum. | Open Subtitles | أنا بلغت الـ68 بالفعل كيف يحق لي أن أحسد شبابك |
Kulağa aptalca gelebilir ama Jun-sang'a çok imreniyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّني يَجِبُ أَنْ أَبْدوَ أحمق.لكنى لاأستطيع المساعده لكنى أحسد جون سانج |
Dünyanın tüm harikalarını görebilen erkeklere imreniyorum. | Open Subtitles | كم أحسد الناس الذين يمكنهم استكشاف عجائب الدنيا بنفسهم |
Bir açıdan ona imreniyorum. | Open Subtitles | أنا أحسدها |
Mösyö Neary size imreniyorum. | Open Subtitles | سيد نيري أنا احسدك |
Sana, gençliğine ve parçası olduğum bu zalim çatışmadan uzak oluşuna imreniyorum. | Open Subtitles | أنا أحسدكم... ...على صغكم و بعدكم عن هذا الصراع القاسى الذى أنا جزء منه. |
Ona imreniyorum, bilirsin, çünkü onun için bu çok kolay olurdu. | Open Subtitles | أحسده لأن الأمور كانت ستصبح أهون لو كنت مكانه |
Buna imreniyorum. | Open Subtitles | أنا أحسدهم على ذلك. |
Size imreniyorum, mutlu çocukluğunuza. | Open Subtitles | أنا أحسدكِ على طفولتكِ السعيدة |
Demek istediğim bir kez daha evliliğin verdiği mutluluğu tadabildiği için Flanders'a imreniyorum. | Open Subtitles | أقصد, احسد فلاندرز مرة اخرى تمتع بأفراح الزواج |
Benim hurdam bile yok. Seninkine bile imreniyorum. | Open Subtitles | لا تقلق من ذلك أنا حتى لا أملك قطعة قمامة كل ما املكه هو ان احسدها |
Size imreniyorum. Yeni ufuklar. | Open Subtitles | أنا أَحْسدُك, الآفاق الجديدة |