"insanlara yardım etmeye" - Traduction Turc en Arabe

    • لمساعدة الناس
        
    • مساعدة الناس
        
    • بمساعدة الناس
        
    • مساعدة الأشخاص
        
    • مُساعدة الناس
        
    • لمساعدة هؤلاء الناس
        
    Buraya insanlara yardım etmeye geldim. Open Subtitles هي بنقل الأسلحة ليس عليك نقل الأسلحة لمساعدة الناس
    Savaştan sağ çıkarsam ne olacağı fark etmez ama insanlara yardım etmeye adanmış bir iş istiyorum. Open Subtitles ،إذا نجوت من الحرب فلا يهم ما يكون لكني أرغب بعمل مُكرس لمساعدة الناس
    Bu ülkeye yeni gelen insanlara yardım etmeye iş bulmaya, eğitimlerine yardım ederim. Open Subtitles أحاول مساعدة الناس الجدد في هذه البلده أجد أعمالاً لهم, أجعلهم يتدربون صفوفاً
    Mia, insanlara yardım etmeye çalışıyorum bazen annen benim metodlarımı anlayamıyor Open Subtitles أنا أحاول مساعدة الناس ، مايا. أحياناً أمك فقط لاتفهم أساليبي.
    Film çekmeye gitti ve aylar önce oradaki insanlara yardım etmeye başladı. Kum Fırtınası Moğolistan'dan geliyor. Open Subtitles لقد ذهب هناك لتصوير و بدء بمساعدة الناس لشهور مضت ان الغبار الاصفر يأتي من منغوليا
    Değer verdiğim insanlara yardım etmeye çalışıyorum sadece. Open Subtitles إنّني أحاول مساعدة الأشخاص الذين أهتمّ بهم
    - İnsanlara yardım etmeye çalışıyor. - Evet. Open Subtitles إنّها تُحاول مُساعدة الناس.
    Bu insanlara yardım etmeye çalışıyorum. Open Subtitles أريد فقط لمساعدة هؤلاء الناس.
    Bencil mi? Ben hayatımın her gününü insanlara yardım etmeye adadım. Open Subtitles انانية انا كرست حياتي لمساعدة الناس كل يوم
    Kendimizi sorunlu insanlara yardım etmeye adadık ve öyle yapacağız. Open Subtitles لقد كرسنا أنفسنا لمساعدة الناس المضطربة أينما ومتى نستطيع، وهذا ماسنقوم به
    Eğer insanlara yardım etmeye en ufak bir eğilimin dahi varsa bu bile seni herkesin kilometrelerce önüne geçirir. Open Subtitles الحقيقة أنه لديك أقل ميل لمساعدة الناس تقدّمك أميالاً للامام من 100% من السكّان
    Açıkçası asla başkan olmak gibi bir arzum olmadı. Hiçbir zaman olmadı. Washington'a, insanlara yardım etmeye geldim. Open Subtitles ولأكون صادقًا، لم يكن لدي أي طموحات لأغدو رئيسًا من قبل عندما جئتُ إلى "واشنطن" جئتُ لمساعدة الناس.
    Ve insanlara yardım etmeye devam etmek istiyorum. Open Subtitles وأريد الاستمرار لمساعدة الناس.
    Elliott hayatını diğer insanlara yardım etmeye adamayı tercih etti. Open Subtitles لمساعدة الناس الآخرين
    Sana güvenmiştim. İnsanlara yardım etmeye çalıştığını söylemiştin. Open Subtitles لقد وثقت بك، أخبرتني أنكم تحاولون مساعدة الناس
    İnsanlara yardım etmeye çalışıyorsun, benim gibi aptallara bile ve karşılığında hiçbir şey istemiyorsun. Open Subtitles أنت دائماً تحاول مساعدة الناس حتى الأغبياء مثلي ولا تطلب شيئاً بالمقابل
    Bu yüzden, sanırım insanlara yardım etmeye geri döneceğim. Open Subtitles لذا , على الأرجح بأنني سأعود إلى مساعدة الناس واحداً تلو الآخر
    Siz mi içinizden geldiği için insanlara yardım etmeye çalışıyorsunuz? Open Subtitles أنت؟ تحاول مساعدة الناس بدافع طيبة من قلبك؟
    Dünya boyunca gezmek ve insanlara yardım etmeye çalışmak kaçmak değildir. Open Subtitles السفر حول العالم والقيام بمساعدة الناس لا يسمى هروباً
    İnsanlara yardım etmeye inanıyorum. İnanmadığım şey, katilleri şımartmak! Open Subtitles أؤمن بمساعدة الناس و ليس القتلة!
    Bak tüm saygımla ikimiz de tanıdığımız, değer verdiğimiz insanlara yardım etmeye çalıştık ama iyi sonuçlanmadı. Open Subtitles إسمع ، مع كامل إحترامي أنا و أنت ، كلانا يحاول مساعدة الأشخاص الذين يعرفهم و الذين يهتم بأمرهم و لم يعد علينا الأمر بعائد حسن
    İnsanlara yardım etmeye çalışıyorum. Open Subtitles أنا أحاول مُساعدة الناس...
    - Buradaki insanlara yardım etmeye geldik. Open Subtitles -لقدْ أتينا إلى هنا لمساعدة هؤلاء الناس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus