İşte şimdi durum gerçekten can sıkıcı hale geliyor. Bu sadece ishale özgü değil. | TED | حسنا ، يبدو ، وهذا هو المكان الذي تصير فيه الأمور مقلقة حقا ، ان الأمر ليس متفرداً مع الإسهال فقط. |
İshale iyi gelsin diye rendelenmiş yılankökü sapı. | Open Subtitles | جذوع نبتة البستورت المبشورة لعلاج الإسهال |
İnce bağırsakta yaşar. Enterovirüsler, yetişkinlerde ishale ve grip benzeri belirtilere, belki biraz da kızarıklığa sebep olurlar. | Open Subtitles | الفيروس المعوي يسبب الإسهال كأعراض البرد عند الكبار، ربما طفح جلدي |
Bu ilaçları al. Baş ağrısına, ateşe, ishale, her şeye iyi gelir. | Open Subtitles | احتفظ بهذا الدواء معك، إنّه جيّد للصداع، الحمّى، الإسهال وكلّ شيء |
Sinir sistemini etkileyip, ishale ve yüzde tiklerin oluşmasına neden oluyor! | Open Subtitles | غاز سائل أقل... ذلكيهاجم النظام العصبي المركزي ويسبب إسهالاً وتشنجات وجهيه لاإرادية |
Bu ilaçları al. Baş ağrısına, ateşe, ishale, her şeye iyi gelir. | Open Subtitles | احتفظ بهذا الدواء معك إنّه جيّد للصداع، الحمّى، الإسهال وكلّ شيء |
Belki de durum sadece ishale özgüdür. | TED | ربما يكون هذا هو شيء فريد عن الإسهال. |
Ben buna "ye, dua et, kronik ishale dayan" dönemi diyorum. | Open Subtitles | اطلق عليها فترة الـ "تناول الطعام, الصلاة وتحمل الإسهال المزمن" |
Daha önce ishale hiç bu kadar gülmemiştim. | Open Subtitles | الإسهال من قبل |
Ama tek becerebildiğin ishale yakalanmaktı. | Open Subtitles | ولكن كل ما أصبت به كان إسهالاً أحمر؟ |