"isteği dışında" - Traduction Turc en Arabe

    • ضدّ رغبتها
        
    • ضد إرادته
        
    • ضد إرادتها
        
    • ضد رغبته
        
    • رغماً عنه
        
    • رغما
        
    Ben de öyleyim, ama onu isteği dışında biriyle evlenmeye zorlayamayız. Open Subtitles وأنا أيضاً, لَكنَّنا لا نَستطيعُ إجْبارها على الزَواج من شخص ما ضدّ رغبتها
    Onun isteği dışında birisi, onu benden koparıp aldı. Open Subtitles أحدهم أخذها منّي، وذلك ضدّ رغبتها.
    Ama onun aşkını, kendi isteği dışında kazanırsam, buna aşk denmez. Open Subtitles ولكن إذا كان لي أن حبه ضد إرادته , هذا ليس الحب على الإطلاق.
    İsteği dışında onunla olduğu açıkça belli. Open Subtitles لقد كان من الواضح أنها إحتجزت ضد إرادتها
    Bir çocuğu tutuyorlar-- 11,12 yaşlarında-- kendi isteği dışında. Open Subtitles يحتجزون صبياً تقريباً في الحادية عشر ضد رغبته.
    Orada kendi isteği dışında tutulan tek hasta o değil. Open Subtitles أنه ليس المريض الوحيد الذي أحتجز رغماً عنه
    Eğer burada isteği dışında tutulan bir kaçırılma kurbanı olmasaydım, bu daha inandırıcı olabilirdi. Open Subtitles التي قد تكون حجة أكثر إقناعا لو لم أكن ضحية خطف و محتجز رغما عني
    Onun isteği dışında birisi, onu benden koparıp aldı. Open Subtitles -قدّ أخبرتكِ بالفعل . أحدهم أخذها منّي، وذلك ضدّ رغبتها.
    Bak, eğer seni Molly'nin isteği dışında aynı odaya koyacaksam, elimde iyi bir neden olmalı. Open Subtitles أنظر ، لو سأجمعكَ بغرفة واحدة مع (مولي)، ضدّ رغبتها ، فيتعيّن أنّ أحصل على مسّوغات قويمة.
    Bak, eğer seni Molly'nin isteği dışında aynı odaya koyacaksam, elimde iyi bir neden olmalı. Open Subtitles أنظر ، لو سأجمعكَ بغرفة واحدة مع (مولي)، ضدّ رغبتها ، فيتعيّن أنّ أحصل على مسّوغات قويمة.
    Ama onu isteği dışında bir şey yapmaya zorlamayacağız. Open Subtitles ولكننا لن نجبره على فعل أي شيء ضد إرادته.
    Adamı zaten kaçırıp isteği dışında ilaç verdi. Open Subtitles لقد قامَ بخطف الرجل و تخديره ضد إرادته
    İmkanı olsa beni arayacağını biliyorum, bana bunu düşündürten şey ise isteği dışında bir yerde tutuluyor olması. Open Subtitles أعلم أنها كانت ستتصل بي إن استطاعت وهذا يجعلني أعتقد أنها محتجزة بمكان ما ضد إرادتها
    Tabii biri onu isteği dışında götürdüyse. Open Subtitles إلا إذا أخذها أحدهم ضد إرادتها
    O bir High Star çalışanı ve burada isteği dışında tutulduğunu düşünüyorum. Open Subtitles موظف لدى (هاي ستار) وأعتقد أنه محتجز هنا ضد رغبته.
    Yani isteği dışında ameliyat edildi. Open Subtitles وقاموا بالجراحة ضد رغبته
    Anılarıyla isteği dışında oynandı ve masum bir kadın öldürüldü. Open Subtitles وتم التلاعب بذكرياته رغماً عنه.. وتعرضت امرأة بريئة للقتل
    Onu isteği dışında sürmeye zorlamaya çalışacaklar bence. Open Subtitles أعتقد أنهم سيحاولون أن يستخرجونه رغماً عنه
    O zaman siz iki zekiden biri CIA'in kardeşimi neden isteği dışında alıkoyduğunu açıklasın. Open Subtitles حسناً، واحد منكم أيها العباقرة يفسر ليّ لماذا وكالة الاستخبارات المركزية تحتجز أخي رغما عنه؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus