Hazır konusu açılmışken, bundan sonra iyilik için bana koşmayacaksın veya yardımımı istemeyeceksin. | Open Subtitles | بينما ذكرت الأمر، لا تطلب مني أي خدمة أو مساعدة |
Zam veya tatil istemeyeceksin. | Open Subtitles | لا تطلب أي زيادة في المرتب أو أجازات |
Zam veya tatil istemeyeceksin. | Open Subtitles | لا تطلب أي زيادة في المرتب أو أجازات |
Hadi ama baba. Kimliğini de istemeyeceksin değil mi? | Open Subtitles | بربك، أبي، لن تطلب من صديقتي إثبات هويتها، صحيح؟ |
Benden çıplak poz vermemi istemeyeceksin, değil mi? | Open Subtitles | لن تطلبي مني أن الاستعراض عارياً، أليس كذلك؟ |
Benden Aziz John'a mektup yazmamı istemeyeceksin, değil mi? | Open Subtitles | لا تريد أن أقوم بلف رسائل القديس يوحنا أليس كذلك؟ |
Bir daha ondan seni polis gezmelerine götürmesini istemeyeceksin. | Open Subtitles | لا تطلب منه يأخذك للمراقبة. |
Bir daha ondan seni polis gezmelerine götürmesini istemeyeceksin. | Open Subtitles | لا تطلب منه يأخذك للمراقبة. |
Yine çocuklarının vasisi olmamı istemeyeceksin değil mi? | Open Subtitles | انتَ لن تطلب مني أن أكون وصي أطفالك مرة أخرى . ,أليس كذلك؟ |
Bak, korkarım ki, hiçbir zaman dışarısı soğuk olduğu için... paltonun düğmelerini iliklememi istemeyeceksin... | Open Subtitles | يؤسفني انك لن تطلب مني ابدا تَرتيب معطفِك لأن الجو باردُ خارج لكن... |
Ben dua etmemi falan istemeyeceksin. | Open Subtitles | لن تطلب مني أن أدعي أو شيء كهذا. |
Sen istemeyeceksin ve dürüst olalım ikimiz de biliyoruz ki istesen bile Darcy onu almana izin vermez! | Open Subtitles | وأنت لن تطلبي منه فعل شيئاً ولنتحدث بصراحة... كلانا يعرف أنه حتى إذا فعلتِ هي لن تدعكِ أبداً تكسبيه |
Seni kaltak, istemeyeceksin sandım. | Open Subtitles | يا عاهرة, ظننت بأنكِ لن تطلبي أبداً. |
Hiç istemeyeceksin sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنكِ لن تطلبي |
Benden Aziz John'a mektup yazmamı istemeyeceksin, değil mi? | Open Subtitles | لا تريد أن أقوم بلف رسائل القديس يوحنا أليس كذلك؟ |