Dün akşam yediğim istiridyeden dolayı olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه بسبب تناول المحار الليلة الماضية |
Bence inciler istiridyeden çıkmıyor. | Open Subtitles | أظن أن هذا وهم ، لا أعتقد أن اللؤلؤ يأتي من المحار |
Sonra da zaten tüm elbisem kusmuk olmuştu ben de istiridyeden sıkıldığımı ve ve gitmek istediğimi söyledim. | Open Subtitles | لذا الآن هناك قيئ يغطي جميع ثوبي أخبرته أني مريضة بسسب المحار و إستقللت سيارة أجرة إلى المنزل |
Ondan sonra gelip diyorsun ki "Adéle istiridyeden nefret ediyor." | Open Subtitles | أخرج كل تلك المسافة ثم تأتين لتقولي "آديل "تكره المحار" " |
Kalkmış yarraklara taze istiridyeden daha iyisini bulamazsınız. | Open Subtitles | لاشيء أفضل للانتصاب من المحار الطازج |
- İstiridyeden nefret ediyorum. - Ne iğrenç bir şey, değil mi? | Open Subtitles | كم أكره المحار - أليس منفراً ؟ |
İstiridyeden geriye kalan. | Open Subtitles | و ما تبقى هو المحار. |
- İstiridyeden nefret ediyorsun. | Open Subtitles | أحب المحار و |