"iyi bir eş" - Traduction Turc en Arabe

    • زوجة جيدة
        
    • زوجة صالحة
        
    • زوجاً صالحاً
        
    • على زوجةٍ حسنة
        
    • كان زوجا
        
    • أكون رجلاً صالحاً
        
    • زوج جيد
        
    • زوجة رائعة
        
    • زوجة عظيمة
        
    Benim hayatım da seninki gibi iyi bir eş ve anne olarak geçecek. Open Subtitles حياتي، مثل حياتك أنْ اكُونَ زوجة جيدة وأمّ جيدة
    İyi bir eş olarak sen ailenin gurur kaynağı olacaksın. Open Subtitles أنت سَتُشرّفُين أبويكَ مِن قِبل أنْ تكُونيَ زوجة جيدة
    Nasıl iyi bir eş olunacağını anlaması biraz zaman aldı. Open Subtitles استغرق الأمر وقتا قبل أن تفهم كيف تكون زوجة صالحة
    Kocanıza iyi bir eş olmuş olmalısınız. Evet. Bu doğru. Open Subtitles لا بد أنك كنت زوجة صالحة هذا صحيح بما فيه الكفاية
    İyi bir eş ve rahip olmaya çalıştığımı biliyorsun. Open Subtitles تعرفين أنِي كُنت أُحاول أن أكون زوجاً صالحاً
    Benim hayatım da seninki gibi iyi bir eş ve anne olarak geçecek. Open Subtitles حياتي، مثل حياتك أنْ اكُونَ زوجة جيدة وأمّ جيدة
    Söz veriyorum şu andan sonra iyi bir eş olacağım. Open Subtitles اعدك بانني من الىن وصاعداً سأكون زوجة جيدة لك
    İyi bir eş olabilmen için gereken her şeyi sana vereceğinden eminim. Open Subtitles انا متاكد انه سيعطيك كل شيء عليكى ان تكونى زوجة جيدة
    Her zaman bir erkeğe iyi bir eş olacağını söylemişimdir. Open Subtitles حسنٌ، لطالما قلتً أنك ستكونين زوجة جيدة لأحدهم
    Sana iyi bir eş olmak benim tek arzumdur. Open Subtitles أن أكون زوجة جيدة لك هي رغبتي الوحيدة
    İyi bir eş kötü bir sevgili bana borç para veren ya da iyilik yapan herkesin saygısını kaybettim. Open Subtitles خسرت زوجة صالحة وصديقة سيئة وخسرت احترام أي شخص حاول إقراضي المال أو إسداء خدمة إليّ
    İşini yapmak isteyen, iyi bir eş ve anne olmak, Open Subtitles تريد أن تؤدي عملها وتكون زوجة صالحة وأم صالحة
    Hayır Eustace, asıl üzücü olan şu ki, Katherine Howard asla iyi bir katolik ve iyi bir eş olmamıştır. Open Subtitles كلا, يا يوستاس الحقيقة المحزنة هي أن كاثرين هوارد لم تكن كاثوليكية جيدة ولا زوجة صالحة أبدا
    İyi bir eş olmayı sen öğrettin bana. Bütün sorumluluklarımı yerine getirmeliyim. Open Subtitles لقد علمتني كيف أكون زوجة صالحة ولا بد لي من الوفاء بجميع واجباتي
    Tanrı bana, size iyi bir eş olmamı işaret etti. Open Subtitles الرب اعطاني إشارة بأن أكون زوجة صالحة ووفية لك.
    Daha iyi bir eş olmaya çalışıyorum. Open Subtitles أحاول أن أكون زوجاً صالحاً لأجل تلك المرأة.
    Rebecca... senin için iyi bir eş olacağım, bebeğimize iyi bir baba olacağım,bunu biliyorum. Open Subtitles "ريبيكا" أعرف أني سأكون زوجاً صالحاً لكِ و أعرف أني سأكون أباً صالحاً لطفلنا
    Üç gün öncesine kadar, Stylman iyi bir eş ve iyi bir babaydı. Open Subtitles "حتى ثلاثة أيام مضت ، "ستيلمان كان زوجا مخلصا وأبا رائعاً
    İyi bir eş olmak istiyorum. Open Subtitles .أريد أن أكون رجلاً صالحاً
    Alem yapmak için ortadan kaybolur, sonra eve döner, ama çoğunlukla iyi bir eş ve sevgi dolu bir babadır. Open Subtitles انه يتغيب قليلا، ثم يعود للمنزل لكن فى الغالب هو زوج جيد و اب محب
    İyi bir eş. İyi bir çocuk. Ben de bir gün böyle olabileceğimi düşünürdüm. Open Subtitles زوجة رائعة وابن رائع أعتقدت أن بإمكاني فعل ذلك يوماً ما
    Lanet olsun, iyi bir eş olabilirdim. Open Subtitles و تباً، لقد كنت سأصبح زوجة عظيمة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus