Öncelikle mide bulantısı başlar, kusarlar, daha iyi hissetmeye başlarlar, daha iyi olduklarını düşünürler. | Open Subtitles | ..سيشعرون بغثيان ، والتقيؤ ثم سيشعرون بتحسن وسيظنون أنهم بخير |
Çünkü onların iyi olduklarını doğrulamam lazım. | Open Subtitles | لأنني أحتاج أن أتأكد أنهم بخير |
Her zaman benden iyi olduklarını düşünürlerdi, çünkü Esplanade Bulvarı'ndaki o kahrolası malikanelerinde oturuyorlardı. | Open Subtitles | دائماً كانوا يعتقدون أنهم أفضل مني لأنهم كانوا يعيشون في عزبة لعينة في جادة على الساحل |
İçkiyi bırakan insanlar ve kilo veren insanlar, bunu başaramayan insanlardan daha iyi olduklarını sanırlar. | Open Subtitles | أتعلم، الناس التي تقلع عن التدخين و الذين يفقدون الوزن يظنزن أنهم أفضل من من لم يستطع |
İnsanlar diğerlerine, zeki olduklarını, çok çalışkan olduklarını iyi olduklarını yazmış ama seninkilerde? | Open Subtitles | , الناس يقولون أنهم أذكياء , انهم مجتهدون يقولون أنهم جيدون لكن رسائلك؟ |
İnsanlar diğerlerine, zeki olduklarını, çok çalışkan olduklarını iyi olduklarını yazmış ama seninkilerde? | Open Subtitles | , الناس يقولون أنهم أذكياء , انهم مجتهدون يقولون أنهم جيدون لكن رسائلك؟ |
Başarılı insanlar, neyde iyi olduklarını bulup ona odaklanırlar ve gerisini boş verirler. | Open Subtitles | الأشخاص الناجحون هم من يكتشفون ما هم بارعون فيه, و يتركوا الباقي |
Ah. Koşmada iyi olduklarını söyleyebilirim... | Open Subtitles | يمكنني ان اقول انهم كانوا جيدين اثناء التدريب |
Bu şekilde insanların iyi olduklarını düşünerek yaşamaya..... ...devam edebilecektin. | Open Subtitles | حتى تستطيعي الاستمرار في الاعتقاد بأن الناس أخيار و طيبين و أن لكل ذلك معنى , اتعرفين؟ |
Bak, iyi olduklarını söylediler. İyiler. | Open Subtitles | أسمعي، لقد قالوا أنهم بخير إنهم بخير |
İyi görünüyorsunuz ama iç kanamanız olabilir, insanlar beyin sarsıntısı geçirip iyi olduklarını zannederler ve sonra uykuya dalıp bir daha uyanmazlar. | Open Subtitles | تبدو بخير، ولكن من الممكن أن تموت بسبب النزيف الداخلي حيث يكون عند الناس ارتجاج في المخ ولكنهم يعتقدون أنهم بخير وبعدها يذهبون للنوم ولا يستيقظون أبداً |
- Bana iyi olduklarını söyleyin. - Ekibim şu an orada. | Open Subtitles | أخبرني أنهم بخير فريقي هناك الآن |
İyi olduklarını bilmemiz için aradılar. | Open Subtitles | لقد إتصلوا بنا ليعلمونا أنهم بخير |
Böylece insanlara broşür dağıtarak onların ölüden daha iyi olduklarını söylersin. | Open Subtitles | لتسلمي الكرّاسات وتخبري الناس أنهم أفضل حالاً بعد الموت |
Japonlar gerçekten bizden iyi olduklarını düşüyorlar mı? | Open Subtitles | هل يظن اليابانييون حقًا أنهم أفضل منّا؟ |
Sorun; iyi olanlar zaten iyi olduklarını biliyorlar. | Open Subtitles | المشكلة هي أن الجيدين يعرفون أنهم جيدون |
İyi olduklarını nasıl söyleyebilirsin? | Open Subtitles | كيف تعرف أنهم جيدون ؟ |
June'un bize bilgi vermesini istediler ki işlerinde ne kadar iyi olduklarını duyabilelim. | Open Subtitles | أرادو من جون إستجوابنا لنستطيع سماع كم هم بارعون في عملهم إنه... |
- Bir şekilde iyi olduklarını düşünerek... | Open Subtitles | ...معتقداً بأن بطريقة أو بأخرى, أن كانوا جيدين |
Kalbim bana her zaman, insanların doğuştan iyi olduklarını söyler. | Open Subtitles | قلبي يخبرني أن هؤلاء الناس طيبين في أعماقهم |