"iyi ve kötü arasında" - Traduction Turc en Arabe

    • بين الخير والشر
        
    • بين الخير و الشر
        
    Yaşam, benim evimde, iyi ve kötü arasında, destansı bir ruhani savaş olarak tanımlanmıştı. TED في بيتي، كانت الحياة عبارة عن معركة ملحميّة بين الخير والشر.
    Tanrı'nın telkinlerindeki gerçeği kabul etmedikçe tüm ruhlar için iyi ve kötü arasında, siz değil ama düşünmeden hareket eden insanlar yüzünden kaybettiğimiz savaş sürecek. Open Subtitles إلا إذا كنت تقبل بحقيقة الإرشاد الإلهي.. بأن هناك صراعاً بين الخير والشر لجميع الأرواح.. وأننا نخسر هذا الصراع.
    İyi ve kötü arasında sıkıştım ve sen bana yardım edemezsin. Open Subtitles أنا عالقة بين الخير والشر, وأنت لا يمكن أن تساعدني.
    Ama insanoğlu kadar zalim bir şey yaratmışken yapacağım son şey ona iyi ve kötü arasında seçim yapma şansı vermek olur. Open Subtitles ولكن إذا خلقت شيء شيطاني مثل الانسان آخر شيء كنت سأفعله هو اعطائه القدرة على الاختيار بين الخير والشر
    Eğer iyi ve kötü arasında bir çatışma varsa denge gerekir. Open Subtitles كأي نزاع بين الخير و الشر يجب أن يكون هناك توازن
    Bunun iyi ve kötü arasında bir mücadele olduğu açık. Open Subtitles أرى أن ذلك أصبح صراعا ً ما بين الخير و الشر
    Mücadelenin, iyi ve kötü arasında bir savaş olduğu yer. Open Subtitles حيث المعركة بين الخير والشر قائمة
    Romantizm var, aksiyon var iyi ve kötü arasında bir çeşit savaş var. Open Subtitles هناك رومانسية، وهناك حركة هناك نوع من الصراع بين الخير والشر قف!
    İyi ve kötü arasında büyük bir savaş var. Open Subtitles هذه الحرب الكبرى... بين الخير والشر.
    Kendisi mikroplara karşı çok hassas, tiksinme onun için önem taşıyor, daha fazlası, bu onun kendine mahsus bir şey ama biz birbirimizi daha fazla şeytanlaştırdıkça ve tekrar manişeist dünya görüşü ile, "dünyanın iyi ve kötü arasında bir savaş alanı olduğu düşüncesi" bu durum yükselirken bizler, sadece diğerleri yanlış ya da onları sevmiyoruz demiyor ama onlar şeytan ya da şeytani, onlar tiksindirici, onlar iğrenç diyoruz TED إنه حساس جدًا للجراثيم، لذلك فالإشمئزاز يهمُ كثيرًا -- أكثر بالنسبة إليه، هذا شيء فريد من نوعه بالنسبة إليه -- ولكن عندما نجرحُ بعضنا البعض أكثر، ومرةً أخرى، خلال النظرة المانوية، فالفكرة القائلة أن العالم هو معركة بين الخير والشر قد ازدادت وتكثفت، فنحنُ على الأرحج لسنا فقط نقول أنهم خاطئون أو أنني لا أحبهم، ولكن نقول أنهم الشر وأنهم الشياطين، إنهم مثيرون للإشمئزاز وإنهم مقززون.
    Ve biz iyi ve kötü arasında bir seçim kendimizi sınırlamak zorunda değilsiniz. Open Subtitles و نحن لا نحدد من أنفسنا للاختيار بين الخير و الشر
    Sanırım kendime dünyada her zaman iyi ve kötü arasında bir denge olacağını söyledim ama dengeyi bozmak benim elimde. Open Subtitles أخمن أنّي أقول في نفسي أنّ دائماً ما سيستمرّ الإتزان بين الخير و الشر بالعالم. لكن الأمر منوط بي للحفاظ على الإتزان.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus