"izliyorlardı" - Traduction Turc en Arabe

    • يشاهدون
        
    • يراقبون
        
    • يشاهدان
        
    • يُراقبونَ
        
    • يراقبوني
        
    • يراقبونك
        
    Kalabalık çıldırıyor, ve taraftarlar o yolda her adımda onunlaydılar, her açıdan izliyorlardı. TED الحشد يمضي متحمس، والمشجعون معه في كل خطوة في الطريق، يشاهدون من كل منظور.
    Ne tür müzik dinliyorlardı? Ya da nasıl filmler izliyorlardı? Open Subtitles مثلاً أي موسيقى يسمعونها أو أي أفلام يشاهدون
    Bu monitörlü odalar - babanı mı izliyorlardı demiştin? Open Subtitles هذه الغرفه التى يوجد بها شاشات المراقبه هل هذه التى كانوا يراقبون والدك بها
    Duvar yazısı ekibini aradım. Bu adamı izliyorlardı. Open Subtitles إتّصلتُ بفرقة الكتابة على الجدران وقد كانوا يراقبون هذا الرجل
    - Aynı koltukta oturmuş film izliyorlardı. Open Subtitles ‏ ‎كانا يجلسان في نفس المقعد و يشاهدان فيلم.
    Arkadaşlarıyla bodrumunda takılıp Altı Milyon Dolarlık Adam'ı izliyorlardı. Open Subtitles فقط تَدلّي في سردابِه مَع أصدقائِه... وهم كَانوا يُراقبونَ الستّةملايينرجلالدولارَ.
    Beni çok yakından izliyorlardı. Bir yerden sonra, tırmanmanın iyi hissettirdiği bir ivmeyi hissetmeye başladım. Open Subtitles كانوا يراقبوني بحذر في نقطة ما بدات اشعر بقوة تدفعني للأستمرار
    Sen bir şey göremiyorsun ama seni izliyorlardı. Open Subtitles لن ترى شيء لكن لقد كانوا يراقبونك
    Bay Yagami'nin karısı ve kızı dram filmi izliyorlardı. Open Subtitles حتى ذلك الوقت في بيت ياغامي ، كانت السيدة ياغامي وابنتها يشاهدون الدراما على التلفاز
    Eve döndüğümde annem ve babam televizyon izliyorlardı ve haberlerde vurduğum adamın öldüğü yayınlandı. Open Subtitles وعندما عدت للمنزل كان أبي وأمي يشاهدون التلفاز وفي نشرة الأخبار رأيت الرجل الذي أطلقت النار عليه قتيلاً
    Erkekler kıçlarının üstünde TV izliyorlardı... ve kadınlar mutfaktaydı. Open Subtitles الرجال كانوا جالسين يشاهدون التلفاز والنساء في المطبخ
    Çünkü lanet olası maçı izliyorlardı! Open Subtitles لأن الجميع كانوا يشاهدون تلك المباراة اللعينة
    Odalarına girdiğimde bunu izliyorlardı. Open Subtitles عندما دخلت عليهم كانوا يشاهدون هذا
    Minivanımı izliyorlardı. Open Subtitles إنهم يراقبون سيارتى المينى فان
    Bizimkiler o mekânı bir süredir izliyorlardı. Open Subtitles رجالنا يراقبون النوادي الليلة لأسابيع.
    Alman ajanlar uzun süredir Lenin'i izliyorlardı. Open Subtitles كان العملاء الألمان يراقبون (لينين) منذ فترة طويلة
    Sanki maç izliyorlardı. Open Subtitles بدا الأمر و كأنهما يشاهدان مباراة
    Abe ve Mary oturmuş, programı izliyorlardı. Open Subtitles (آبي) و (ميري) جالسان يشاهدان العرض
    En baştan beri izliyorlardı. Open Subtitles هم يُراقبونَ منذ البِداية.
    Beni izliyorlardı. Open Subtitles فهم يراقبوني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus