Sorun değil, Jesus. Benim için şu masayı bitirir misin? | Open Subtitles | لا بأس هيسس أ يمكنك إنهاء هذه الطاولة لأجلي؟ |
Ve şimdi, hepimizin beklediği an bayanlar ve baylar, Mariana Foster ve kardeşi Jesus Foster. | Open Subtitles | والآن، الحظة التي تنتظرونها سيداتي سادتي ماريانا فوستر وأخيها هيسس فوستر |
Jesus, oralarda bir yerdeysen bana bir işaret gönderebilir misin? | Open Subtitles | (هيسوس)، إذا كنت قريبا منى، هل بإمكانك أن تعطينى علامة؟ |
Jesus, sende keskin bir bıçak kapsan ve salata için kullanabileceğimiz sebzeleri doğrasan? | Open Subtitles | و(هيسوس) ما رأيك أن تأخذ سكيناً حادة وتبدأ بتقطيع الخضراوات لنستطيع استخدامها كسلطة؟ |
Sevgilisinin Jesus'un annesini vurduğunu bile bile... | Open Subtitles | أنتي تقولين أنها إلتقت بـ هيسيس وهي تعرف أن حبيبها |
Mariana, Jesus, sorumluluk Brandon'da. | Open Subtitles | ماريانا, هيسيس, براندون هو المسؤول. |
Öncelikle, Jesus, lütfen kardeşine katılır mısın? | Open Subtitles | حسنا، قبل كل شيء، هيسس هل يمكنك أن تأتي وتنضم لأختك |
Sevgili Jesus ve Mariana, annelerinize çok büyük neşe ve sevgi getirdiniz ve tabii abiniz Brandon'ın hayatına da. | Open Subtitles | لحبيبانا هيسس وماريانا يجب أن تكنّا الفرحة والحب لأمّيكما ولحياة أخيكما براندون أيضا |
Ve Jesus, seni unuttuğumuzu sanma diye mutlu yıllar! | Open Subtitles | حسنا هيسس وحتى لا تظن أننا قد نسيناك عيدميلاد سعيد |
Bir söz veremiyoruz, Jesus, ama ama bir bakarız. | Open Subtitles | نحن لن نوعدك بشيء هيسس ولكننا سننظر في الأمر |
Ama gelecek hafta sonu olmaz, Jesus İncil kampına gitmek istiyor. | Open Subtitles | ولكن ليس العطلة القادمة هيسس يود الذهاب لمخيم متدين |
Jesus'u aradığımda, ona Nick'in peşimde olduğunu söyledim ama değildi. | Open Subtitles | حين أتصلت بـ(هيسوس) وقلت أن (نيك) يطاردني, لم يكن موجوداً |
Her şey Arcangel de Jesus Montoya tarafından yönetiliyor. | Open Subtitles | إنها بلد يستطيع (هيسوس) الوصول فيها إليك |
Bence Jamal ve Jesus adında iki adamla duş alıyor olacaksın. | Open Subtitles | بل هي أشبه بأن تأخذ حماماً كع رجلين اسمهما (جمال) و (هيسوس) إذا كنت تفهم ما أقصد |
Jesus ölmüşken onu da kaybetmek istemedim. | Open Subtitles | لقد مات (هيسوس)، ولم أرد أن أفقدها هي الأخري |
Jesus, oralarda bir yerdeysen bana bir işaret gönderebilir misin? | Open Subtitles | هيسوس)، إذا كنت قريبا منى، هل بإمكانك إعطائى علامة؟ |
Mariana ve Jesus'da koruyucu aile programındaydı. | Open Subtitles | اذا , (ماريانا) و(هيسيس) كانوا في برنامج الرعاية ايضا |
Yani Jesus'un haplarını okulda satanın Mariana olduğunu biliyordun? | Open Subtitles | اذا انت كنت تعلم (ماريانا) كانت تبيع حبوب (هيسيس) في المدرسة؟ |
Brandon, Mariana, Jesus. | Open Subtitles | براندون, ماريانا, هيسيس. |
Bana annenler sana Jesus ve Mariana'nın aileye katılabilirler mi diye sorduklarını ve yeterince yer olduğunu düşündüğün için evet dediğini hatırladın mı? | Open Subtitles | هل تذكر ما قلته لي, كيف أميّيك سألوك إذا (هيسيس) و (ماريانا). يمكن أن يأتوا ويعيشوا مع عائلتك, |
Hayır, Jesus'un yanındaydı. | Open Subtitles | كلا, أنها كانت مع هيسيس. |