Sabun Köpükleri yağ asitleri denen moleküllerden oluşuyor, ilkel kimyasallar | Open Subtitles | الفقاعات الصابونية المصنوعة من أجزاء تدعى الأحماض الدهنية الكيميائيات البدائية |
Mutfakta oyun oynarken beni çağırır ve elindeki Köpükleri kaşıkla alıp oynamama izin verirdi. | Open Subtitles | عندما كنت ألعب في المطبخ كانت تناديني وتمسك بعضًا من رغوة الصابون بيدها ثم تنحني وتسمح لي بنفخ الفقاعات |
Jack bir şeylerden esinlendi Sabun Köpükleri. | Open Subtitles | وجد -جاك- إيحاء" لذلك في الفقاعات الصابونية |
Vera Rubin yıldızlara baktı ve onların yalnızca dalgaların Köpükleri olduğunu ve okyanusun en önemli kısmının hala bilinmez kaldığını fark etti. | Open Subtitles | نظرت "فيرا روبن" للنجوم و أدركت بأنها كانت الرغوة على الأمواج و أن الجزء الأعظم للمحيط بقيَ مجهولاً. |
Köpükleri bardağın kenarından akıyor... | Open Subtitles | ستحصل على الرغوة لاعلى |
Duş Köpükleri, vücut losyonları... | Open Subtitles | "باث بيدس" و "بدي لوشن" أي شيئاً تريديه |
Keşke herhangi bir şeyi çocuklarımın Köpükleri sevdiği kadar sevebilseydim. | Open Subtitles | اتمنى اني احب اي شئ كما أطفالي يحبون الفقاقيع |
Önemli değil. Köpükleri gittikten sonra altından yiyecek çıktı sonuçta. | Open Subtitles | هذا حسناً بعد أن إنحسرت كل الفقاعات |
Köpükleri severim. | Open Subtitles | أنا أحب الفقاعات |
Köpükleri o kadar çok seviyorum ki... | Open Subtitles | كنت احب الفقاعات كثيرا فقط |
Köpükleri görüyor musun... | Open Subtitles | -أرى الفقاعات . -نعم. أرى الهواء |
Köpükleri bardağın kenarından akıyor... | Open Subtitles | و تتصاعد الرغوة |
- Burada sabun Köpükleri kalmış. | Open Subtitles | -لديك بعض الرغوة . |
Duş Köpükleri, vücut losyonları... | Open Subtitles | "باث بيدس" و "بدي لوشن" |
İlla jakuzi olsun demiyorum ama demek istediğim Köpükleri çok sevdiğim. | Open Subtitles | أنا لا أقول أنه يجب أن أحصل على جاكوزي أنا أقول فقط أني أحب الفقاقيع |
Köpükleri seviyorlar anlaşılan. | Open Subtitles | يبدو انهم يحبون الفقاقيع |