İşte o zaman kıçları benimdir. | Open Subtitles | هذا عندما تكون هذه المؤخرات ملكي. هيا |
Tatlı kıçları görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا اطيق الانتظار لأرى هذه المؤخرات اللطيفة . |
Eğer, bok değerli bir şey olsaydı, garibanlar, kıçları deliksiz, doğarlardı. | Open Subtitles | دعني اخبرك شيئاً , لو كانت القذارة قيّمة كن الفقراء ليولدو بدون مؤخرات |
Büyük göğüslü kadınların kıçları da büyük oluyor. | Open Subtitles | الفتيات ذوات الصدور الكبيرة لديهم مؤخرات كبيرة |
Sizleri kıçları kurtulmuş ilan ediyorum. | Open Subtitles | والآن أُعلن أنه تم إنقاذ مؤخراتكم |
Tayvan'daki bütün öğretmenlerin kırmızı kıçları var, diye yazacağım. | Open Subtitles | سأكتب أن جميع المعلمين في تايوان مؤخراتهم حمراء |
Orada yatan şişko kıçları görüyorum. | Open Subtitles | ارى انهم يستندون على مؤخرتهم السمينة ولا يعملون شيء |
Ufacık akılları ve kocaman kıçları olan bir grup cinsel yönden tatmin olamamış ev hanımı. | Open Subtitles | مجموعة ربات منزل يائسات جنسياً بعقول صغيرة ومؤخرات هائلة |
Bu sayede kıçları becerebilirsin. | Open Subtitles | حتى تجامع المؤخرات |
Ben kıçları tokatlarım. Bu benim olayım. | Open Subtitles | أنا صافع المؤخرات |
- Burada kıçları avuçlamayız. | Open Subtitles | -نحن لا نُمسك المؤخرات هنا. |
Genelde kıçları boşaltmam. | Open Subtitles | Iأنا لا أنظف المؤخرات بالعادة . |
Küçük göğüslü kızların kıçları da küçük oluyor. Bu her zaman öyledir. | Open Subtitles | الفتيات ذوات الصدور الصغيرة لديهم مؤخرات صغيرة, ذلك كيف تسير الأمور |
Bir barın taburelere kıçları oturtmak için yapabileceği en havalı şey nedir? | Open Subtitles | ما هو أفضل شئ يمكن لحانة فعله لوضع مؤخرات على المقاعد؟ |
Acil durumda da ve sadece acil durumda tekmelenmesi gereken kıçları tekmelersin. | Open Subtitles | ،في حالة الطواري ،وفي حالة الطوارئ فقط تركل مؤخرات أولئك الذين تتطلب .مؤخراتهم الركل |
Sizleri kıçları kurtulmuş ilan ediyorum. | Open Subtitles | والآن أُعلن أنه تم إنقاذ مؤخراتكم |
Hepinizin kıçları da dahil olacak. | Open Subtitles | كل مؤخراتكم. |
Buz gibi zeminde otururlarken kıçları donuyor. Bu komik değil. | Open Subtitles | تتجمد مؤخراتهم بجلوسهم على الأرضية الباردة، أليس امرًا مضحكًا. |
Tüm adamlar, tüm polisler, kıçları her nereye oturmuşsa artık oturuyor olmayacak. | Open Subtitles | كل الرجال، كل الزي الرسمي، مهما كانت مؤخرتهم على ماذا تجلس، وأنها سوف تجلس على أنه لم يعد. |
Penis ve vajina kadınların küçük kıçları kavisli top sallama, beşlik çakma, iyi viski bütün bunlar zevkine düşkün ve aşırı saçma olan Susan Sontag romanları gibidir. | Open Subtitles | ومؤخرات النساء والألياف العصبية والمشروب الجيد وأن روايات "(سوزان سونتاج)" رديئة ومبالغ بأهميتها |