"kırıklığına uğrattım" - Traduction Turc en Arabe

    • خذلت
        
    • خذلتك
        
    • خيبت
        
    • خذلته
        
    • خذلتها
        
    • خذلتهم
        
    • خيّبت ظنّكِ
        
    • وخذلت
        
    • أنا مخيب
        
    • أخذل
        
    • أخيب
        
    • خذلتُ
        
    • خاب ظنك
        
    Sadece bunun için teşekkür ederim Yıllardır bir çok insanı hayal kırıklığına uğrattım onların gözünde değerimi kaybettim ...ama incitmekten en çok pişman olduğum kişiler ise çocuklarımdı Open Subtitles .. فقط شكرا على كل هذا لاباس ولقد خذلت الكثير من الناس عبر السنوات
    Arkadaşımı hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles خذلت صديقتي . لذا لا تقول لي اني ليس لي دخل
    Biliyorum bir çok defa güveninize ihanet ettim, belki sizi ve bütün krallığı hayal kırıklığına uğrattım, ama degişeceğim. Open Subtitles أعلم 000 اعلم إني خذلتك في كثير من المناسبات وربما خيبت ظنك بي وظن كل المملكة ولكني سأتغير
    Biliyorum bir çok defa güveninize ihanet ettim, belki sizi ve bütün krallığı hayal kırıklığına uğrattım, ama degişeceğim. Open Subtitles أعلم 000 اعلم إني خذلتك في كثير من المناسبات وربما خيبت ظنك بي وظن كل المملكة ولكني سأتغير
    Ona; ''bir doktor olarak elimden gelen en iyi tıbbi yardımı verdim, fakat bir insan olarak sizi hayal kırıklığına uğrattım.'' TED يمكنني القول أني في تلك الليلة قدمت كطبيب أفضل رعاية طبية كنت أملكها لكن كإنسان، لقد خيبت ظنها.
    Ama onun haklarını savunacak tek kişi benim, ve onu hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles ولكننى الوحيدة القادرة على الدفاع عنه فى هذا العالم ولقد خذلته تماما
    Sanırım onu hayal kırıklığına uğrattım. Ama yine de tekrar birlikte olmamızı istiyorum. Open Subtitles اعتقد اننى خذلتها , ولكنى اريد ان نكون معا
    Onların gururu ve sevinciydim. Tek çocuklarıydım ve onları hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles كنت فخرهم وبهجتهم طفلتهم الوحيدة، وأنا خذلتهم
    İşimden kovuldum, Tom'u hayal kırıklığına uğrattım ve şimdi makalem öldü. Open Subtitles لقد طردت من عملي (و خذلت (توم و الآن مقالتي ميتة
    Dün için. Prensi hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles البارحة شعرت وكأنني خذلت الأمير
    Ve Tanrı beni affetsin, bu şehri hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles وليسامحني الله، فلقد خذلت هذه المدينة.
    Seni hayal kırıklığına uğrattım. Daha iyisini yapmalıydım. Open Subtitles لقد خذلتك وكان من المفترض أن أقوم بأفضل من ذلك
    Seni hayal kırıklığına uğrattım bunu biliyorum ama bizi düzeltebilmemin bir yolu olmalı. Open Subtitles لقد خذلتك أعرف ذلك لكن يجب أن تكون هناك طريقة تمكنني من أصلاح هذا
    Çünkü dün oğlumu hayal kırıklığına uğrattım. Tüm paramı içkiye harcadım. Open Subtitles لأني خيبت أمل ولدي البارحة وانفقت كل اموالي على الخمرة
    İnsanları hayal kırıklığına uğrattım. Ama onu uğratmayacağım. Open Subtitles لقد خيبت ظن الكثيرون يا أبت ولكنى لن أخيب ظنه
    Onu hayal kırıklığına uğrattım, şimdi karımın ihtiyacı var eğer yaşıyorsa. Open Subtitles ولقد خذلته ، وزوجتي الأن في حاجة لي لو مازالت على قيد الحياة
    Onu hayal kırıklığına uğrattım, şimdi karımın ihtiyacı var eğer yaşıyorsa. Open Subtitles ولقد خذلته ، وزوجتي الأن في حاجة لي لو مازالت على قيد الحياة
    Onu hayal kırıklığına uğrattım, Virgil. Ona ihanet ettim. Open Subtitles لقد خذلتها,يا فيرجيل,لقد خنتها
    Ben düşündüğün kişi değilim Oliver. Şehrimizi kurtarmadım, hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles "لستُ الرجل الذي تظنه يا (أوليفر)، ما أنقذت مدينتي، بل خذلتها"
    Ama ben şimdiden onları hayal kırıklığına uğrattım. Buna ilaveten, onlara yalan söyleme niyetinde değilim. Kendini kurtarmak istemiyorsan, sorun değil. Open Subtitles وقد خذلتهم مرة ولست مستعدًا لأزيد الطين بلة بالكذب إن كنت لا تريد إنقاذ نفسك فلا بأس ستواجه الأمر لوحدك
    Seni hayal kırıklığına uğrattım. Yaptığım her neyse, değil mi? Üzerini tuzlamalıyım. Open Subtitles وقد خيّبت ظنّكِ فيما كنت أفعله، صحيح ؟
    Ama onu duymuştum ve kaybettim ve Amanda'yı yine hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles ... لاكنني سمعته ... وفقدته وخذلت أماندا مجددا ً
    Ben kendi kendimi de hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles أنا مخيب أمل نفسي
    Tüm dünyayı hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles أنا أخذل العالم كله
    Ama başka kimi hayal kırıklığına uğrattım biliyor musun neredeyse benim için önemli olan herkesi. Open Subtitles لكن أتعلم من خذلتُ أيضاً؟ جميع من يهمّونني تقريباً
    - Biliyorum, biliyorum. Seni hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles أنــــا أعـــلم لقد خاب ظنك فيني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus