Kırmak zorunda değildin. | Open Subtitles | نعم لست بحاجة لتحطيمه |
Kırmak zorunda değildin. | Open Subtitles | -نعم لست بحاجة لتحطيمه |
Haven İtfaiyesi sürgüler yüzünden kapıyı Kırmak zorunda kalmış. | Open Subtitles | مركز إطفاء المدينة كان عليه أن يكسر بابك حتى يستطيع الدخول بسبب سلاسلك |
Teknisyen kapıyı açabilmek için tarayıcıyı Kırmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | كان على الفني أن يكسر الماسحة ليدخل من الباب |
Beni, cesaretini Kırmak zorunda bırakan, diğer teklifsiz davranışın idi. | Open Subtitles | بل كان الشعور بالألفة ما شعرت أن علي منعه |
Beni, cesaretini Kırmak zorunda bırakan, diğer teklifsiz davranışın idi. | Open Subtitles | بل كان الشعور بالألفة ما شعرت أن علي منعه |
İşte bu sebeple "Sanat Nerede" vakfı kuruldu, ve böylece hiçbir çocuk bir daha cam Kırmak zorunda kalmayacak. | Open Subtitles | وهذا هو سبب إنشاء "عندما يكون الفن مؤسسة" لكي لا يتوجب على أي طفل أبداً أن يكسر نافذةً مرةً أخرى |