Durmadan evin içinde kısa saçlı bir kız çocuğunun olduğunu söyleyip duruyordu. | Open Subtitles | كانت ترتجف و هي تستمر بقول أن هناك فتاة ذات شعر قصير |
Patty Hearst olayında... kısa saçlı züppe ordusu büromu işgal etti. | Open Subtitles | خلال نزهتى الأخيرة فتى منهم .. ذو شعر قصير استولى على مكتبى لمدة شهر |
Tanrım, sarışınlara bayılıyorum, özellikle kısa saçlı olanlara. | Open Subtitles | إننى أفضل الشقراوات خاصة ذات الشعر القصير |
Bak bu adamlar kırmızı şapkaı, orta boylu, kısa saçlı, rusça konuşan, birini bulmayı umuyorlar. | Open Subtitles | ينتظرون شخصاً ، يرتدي قبعة حمراء قصير نوعاً ما و بشعر قصير ويتحدث الروسية وسوف يحصلون على واحد |
Genç kızlar kısa saçlı olduğunda çok zor. | Open Subtitles | الأمر يكون صعباً عندما يكون للفتيات الصغيرات شعراً قصيراً |
1.8 metreden uzun, kısa saçlı, atletik yapılı değil mi? | Open Subtitles | اطول من ستى اقدام، قصير الشعر رياضي البنية، أليس كذلك؟ |
Hey. Arkadaşlarıma bakmıştım. Şirin bir sarışın ve kısa saçlı bir adam. | Open Subtitles | أبحث عن صديقاى، شقراء نحيلة يرافقها رجل طويل شعره قصير. |
Burada oturan bir hanımı tanıyor, sarışın, kısa saçlı. | Open Subtitles | ...هو يعرف سيدة تعيش هنا شقراء، شعرها قصير |
Eğer bu siparişlerden bazıları kısa saçlı çalışanları olan, sıkı güvenlikli bir iş yerine ise, doğru yerdesin demektir. | Open Subtitles | واذا كانت بعض هذه الطلبات لمكتب شديد الحراسة و موظفيه عابسين وشعر قصير عندها ستبدأ العمل |
Elizabeth Gibson, bir kısa saçlı esmer daha. | Open Subtitles | (إليزابيث غيبسن) سمراء أخرى ذات شعر قصير |
Annesi kısa saçlı bir esmer olabilir. | Open Subtitles | كانت أمه سمراء ذات شعر قصير |
Bir kız çocuğu kısa saçlı... | Open Subtitles | فتاة ذات شعر قصير |
kısa saçlı kızı gördün mü? | Open Subtitles | هل ترى تلك الفتاة ذات الشعر القصير هناك؟ |
Sonra garip davranmaya başladı saçımı kesmem gerektiğini, kısa saçlı kadınlardan hoşlandığını söyledi... | Open Subtitles | ولكنه بدا يتصرف بغرابه, يخبرني بأنني على ان اقص شعري وانه يفضل المرأه ذات الشعر القصير وهذا غريب. |
Bunu da bantla. kısa saçlı hazır duruma geldi. | Open Subtitles | استغللت هذا البرميل، حضر ذو الشعر القصير. |
Şu büyüklükte... kısa saçlı. | Open Subtitles | بذلك الكبر. بشعر قصير. |
Takımdaki zeki, akıllı, kısa saçlı, gözlüklü... | Open Subtitles | في العصابة هناك ذكي بشعر قصير |
1.8 metreden uzun, kısa saçlı, atletik yapılı değil mi? | Open Subtitles | اطول من ستى اقدام، قصير الشعر رياضي البنية، أليس كذلك؟ |
Bir saat önce yolcu vagonunda biri vardı, yeşil ceketli, kısa saçlı bir herifle konuşuyordu. | Open Subtitles | كانت هناك واحده في عربة الركاب قبل ساعه تـقريباً تتحدث مع رجل ما يرتدي سترة خضراء و شعره قصير |
kısa saçlı bir kız. | Open Subtitles | إنها فتاة شعرها قصير |
Benim boylarımda, 90 kilodan az, kısa saçlı. | Open Subtitles | مثل طولي تقريبا اقل 200 رطلا وشعر قصير |
Beyaz, orta boylu, kısa saçlı Yakışıklı. | Open Subtitles | ألا تذكرين رجلاً قوقازي بطولٍ معتدل، حليق الرأس... -ووسيم |