"kızmaya" - Traduction Turc en Arabe

• أغضب
• تغضب
• ان اغضب
• يضيقون

Bunca zamandır Bay ile Ty'ın mailleşmesine kızmaya hakkım var mı?
هل مسموح لي أن أغضب لأن باي وتاي كانا يتراسلان كل هذا الوقت؟

Sonra öfkeleniyorum ve sana geldiğim için kendime kızmaya başlıyorum... büyüdüğünü düşündüğüm için!
و عندها أغضب, و أستفز و أتمني أن أركل نفسي لمجرد التفكير إنك قد ... تنضج...

Gerçek şu ki... Sana kızmaya hiç hakkım yok...
الحقيقة, أنّه ماكان عليّ أن أغضب منك.

kızmaya hakkınız yok, adama rom içiren sizsiniz.
ليس عليك أن تغضب منه، فأنت من أعطاه الرم

kızmaya hakkın yok falan sanma.
ما نقصده لا يعنى أنه لا يجب عليك أن تغضب

Sizlere kızmaya hakkım yoktu.
لم يكن لدى الحق ان اغضب من شعبك

Ben kızmaya başlamadan önce neden olanları anlatmıyorsun?
قبل أن أغضب لماذا لا تخبريني ما حصل؟

Seni aldattım, kızmaya hakkım yok.
وأنا خنتك لذا لا يحق لي أن أغضب

- Yani kızmaya hakkım var, değil mi?
لدي الحق بأن أغضب . أليس كذلك؟

Sana kızmaya çalışıyorum olmuyor.
كنت أحاول أن أغضب منك

Gerçekten, kızmaya başlıyorum.
أحب (سام) أنا أعني هذا بدأت أغضب

kızmaya başlıyorum!
! لقد جعلتني أغضب

Şimdi kızmaya başlıyorum!
لقد بدأت أغضب

Keşişler seni böyle uzağa gönderdikten sonra kızmaya hakkın var.
لك الحق في أن تغضب بعدما أرسلك الناسكون بعيداً

İyi bir giriş yaptın, ve sesinde bir parça kızgınlık olmasına sevindim, çünkü kızmaya hakkın var.
أحب الطريقة التي إبتدأت بها ولو أني أحب أن أسمع المزيد من الغضب في صوتك, لأنّه لديك الحق أن تغضب

Tamam, kızmaya başladığına göre damarına bastım sanırım.
حسنا، كونك قد بدأت تغضب يعني أنني ضربت على وتر حساس

Bu geceki olay hariç bana her türlü kızmaya hakkı var.
بغض النظر عن الليلة, لديها الحق كاملاً بأن تغضب مني

Çocuklara kızmaya utanmıyor musun?
إلا تخجل من أن تغضب على أطفال؟

Ama orada kalmak ve bana kızmaya devam etmek istiyorsan kalabilirsin.
و لكن اذا أردت أن تبقي هناك ... و تغضب فليكن , فلتبق هناك...

- kızmaya başlıyoruz. - Evet, öyle.
- انهم يضيقون علينا الخناق