Uzaylılar tarafından kaçırıldığını zanneden bir kadın için mi ? | Open Subtitles | من امرأة كانت تعتقد أنّها أختطفت من قبل الكائنات الفضائيّة؟ |
Küçük bir kızın alışveriş merkezinden kaçırıldığını ve 3 gün sonra ölü bulunduğunu haberlerde gördükten sonra mı? | Open Subtitles | بعد ان رأيت في الاخبار ان هناك فتاة صغيرة اختطفت من مجمع تجاري و وجدت ميتة بعد 3 ايام؟ |
Her kurbanın yeraltı otoparklarında, güvenlik kameralarının bulunmadığı bir yerden kaçırıldığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أن كل ضحية خطفت من كراج تحت الأرض بعيداً عن كاميرات المراقبة |
Çünkü o zaman hastasının nerede olduğunu bilmezdi. kaçırıldığını düşünürdü. | Open Subtitles | لأنه إذا لم يعرف مكان مريضه فإنه سيعتقد أنه اختطف |
Evet, oyuncak bebeğinin kaçırıldığını ihbar eden biri gibi mi? | Open Subtitles | نعم، كمن تُبلغ عن حالة اختطاف بسبب أن دميتها سُرقت؟ |
Çünkü geçen konuştuğumuzda kaçırıldığını kabul etmemiştin bile. | Open Subtitles | لأنّ آخر مرّة تحدّثنا، أبيت الإعتراف أنّك خُطفت. |
Ordu uçak yere çakıldıktan 4 dakika sonra uçağın kaçırıldığını haber alabildi... | Open Subtitles | لم يتم تبليغ القيادة العسكرية أن يونايتد 93 قد أختطفت إلا بعد أربع دقائق من تحطمها |
Burası pazar günü, hayatını değiştiren olay, kaçırıldığını düşünüyor. | Open Subtitles | هذه المنطقة كلها ليوم الأحد ، حيث حدث التغيير الحياتي ، وذلك عندما أختطفت |
Kızlarının bu din fanatiği tarafından kaçırıldığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | والتي أختطفت أبنتهيما من قبل هذا المتعصب الديني |
Ama artık, kızın ayrılmadığını, kaçırıldığını biliyoruz. | Open Subtitles | لكن الآن بتنا نعرف أنها لم تغادر بإرادتها لقد اختطفت |
Peki, o hâlde barı arayıp kaçırıldığını söylerim. | Open Subtitles | حسناً اذن انا سوف اتصل واخبرهم انك اختطفت |
İki korku noktası. İki kızın da kaçırıldığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف بالفعل أين اختطفت الفتاتان. |
Evet, çocuklarının kaçırıldığını sanıyor. Anlaşıldı. | Open Subtitles | نعم ، اعتقد ان زوجته خطفت أطفالهم , عُلم |
Tanrı biliyor ya, NID'nin neden Carter'ı kaçırmak isteyeceğine dair kafamda yüz tane neden var, ama yemin ederim, nerede olduğunu ve neden kaçırıldığını bilmiyorum. | Open Subtitles | الله وحده يعلم أننى يمكننى تحديد مائة سبب تجعل الإن أى دى يرغبون في خطف كارتر و لكن أقسم لكم أنا لا أعرف أين هي أو إلى أين خطفت |
Ona krallık ailesinin bir üyesinin kaçırıldığını söylediğimde gözlerini kırpmadı bile. | Open Subtitles | لم يهتز له جفن عندما أخبرته أن فرداً من العائلة الملكية قد اختطف |
İkisinin de toplu taşıma durakları yakınında kaçırıldığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد انه تم اختطاف كلاهما بالقرب من مواقف نقل عام |
Bulgularımız bizi, Oh Mal Soon'un kaçmayıp kaçırıldığını düşünmeye sevk ediyor. | Open Subtitles | وفقاً لتحقيقتنا وجدنا ان اوه مالسون لم تهرب وانما خُطفت |
Yaklaşık 10 dakika önce kızıyla birlikte kaçırıldığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنه تم اختطافه مع ابنته منذ عشر دقائق تقريباً |
Lucy'yi, haberlerde... bebeğinin kaçırıldığını söylerken gördün. | Open Subtitles | رأيت (لوسي) على الأخبار تقول أن طفلها قد اختُطف |
Polisin çocuğu yakalaması, onun da... sizin kıçınızı kurtarmak için kaçırıldığını polislere anlatması sizce uygunsa. | Open Subtitles | لأن االسلطات سوف تستلم الفتى وتعرف أنه تم إختطافه ويخبرهم أنك إختطفته كي تنقذ نفسك هل هذا معقول |
Hayır, o iyi değil. Az önce bana kaçırıldığını söyledi. | Open Subtitles | لا، هو ليس بخير .لقد أخبرني للتو انه إختطف |
İki tane adam tarafından kaçırıldığını söyledi. Hala dışarılarda biri var. | Open Subtitles | قال أنه خُطف من قبل رجلين أحدهما لايزال في الخارج. |
O kaçırıldığını zannediyor, ayrıca kurtulma şansının da olduğuna. | Open Subtitles | الان هى تظن نفسها مختطفة و ان هناك فرصة ان تنجو |
Hayır. Malmköping istasyonunda motosikletli bir haydut tarafından kaçırıldığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | لا ، نعتقد أنه أختطف من قبل شخص في عصابة راكبي الدراجات النارية |
Prue kayıp. kaçırıldığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | برو، مفقودة، ونحن نعتقد بأنه تم اختطافها |
kaçırıldığını duyunca kulaklarıma inanamadım. | Open Subtitles | لم أكَد أصدّق أذنيّ حين سمعتُ بأنّكَ أُختطفت. |