"kaçıyoruz" - Traduction Turc en Arabe

• نهرب
• سنهرب
• هاربون
• نتجنبه
• نتخفى

Demek istediğim, bir adada yalnızız domuzlar ve canavarlardan kaçıyoruz...
أعني، نحن تائهون على جزيرة، نهرب من الخنازير و الوحوش..

Anlaşmazlık korkusu yüzünden, bu sorulardan kaçıyoruz.
جراء الخوف من الاختلاف، نحن نهرب من هذه الأسئلة.

Sen beni hapse tıkmayacak mısın, O halde neden FBI'dan kaçıyoruz?
ألن تسلمنى ؟ لماذا نهرب من " أف بى أى" ؟

İki kaçak gibi kanunlardan mı kaçıyoruz?
سنهرب من البوليس وكأننا أثنين من الهاربين؟

Üç dediğimde, kaçıyoruz. Tamam mı?
عندما أقول 3 ,سنهرب من هنا ,حسنا؟

Toprak Krallığı bizim düşmanımız ve Ateş Ulusunun askerlerinden kaçıyoruz.
نحن أعداء لمملكة الأرض , و هاربون من أمة النار

Polislerden kaçıyoruz, Radames'ten kaçıyoruz güvenlik görevlilerinden kaçıyoruz yaşlı Quiles ve onun boktan dükkanından kaçıyoruz ne zaman silah çekseler böyle.
نهرب من الشرطة نهرب من رادمز نهرب من الحراس نهرب من ذاك الشايب صاحب المحل

Bir dakika, eğer Huertero ve Bobby öldüyse neden kaçıyoruz?
انتظري , بما انا هيريتيرو مات وبوبي زي مات لماذا نهرب ؟

Sen bunda oldukça iyisin. Neden birbirimizden sürekli kaçıyoruz?
أنت ماهر في هذا لماذا نظل نهرب من بعضنا؟

Bana cinayet komplosu kuruldu ve şimdi canımız uğruna kaçıyoruz ama senin tek umursadığın, bir İranlı kabine bakanının...
لقد تم إتهامي بجريمة قتل و الآن نحن نهرب للنجاة بحياتنا و لكن كل ما تهتمين لأمره هو العثور على أمير

Ve şimdi kaçıyoruz, bize zarar vereceklerden değil onun zarar vereceğinden.
و الان نحن نهرب ليس من الاشخاص الذين سوف يؤذوننا ولكن من الاشخاص الذين سوف تؤذيهم

Korku içinde yaşadığımız için kaçtık. O günden beri de kaçıyoruz.
كنا نعيش في خوف, فهربنا وكنا نهرب منذ ذلك

Hayatımızı kurtarmak için kaçıyoruz. Ne için mutlu olabilirim ki?
نحن نهرب للنجاة بحياتنا، ما عساه السعيد في ذلك؟

Harika. Görev bir fiyaskoydu ve canımız için kaçıyoruz.
المهمة فشلت ونحن نهرب بأرواحنا

Şey, sanırım hepimiz bir şeylerden kaçıyoruz.
حسناً ، كلنا نهرب من شيء ما ، أعتقد ذلك

Evet, bugün kaçıyoruz, gondolu kullanarak.
نعم, سنهرب اليوم على العربة ماذا ؟

Şimdi beni iyi dinle, Pearl. Sen ve ben, bu gece kaçıyoruz.
(والآن، أصغي إليّ، (بيرل أنا وأنتِ سنهرب الليلة

Anne, buradan hemen kaçıyoruz.
.أمي ، سنهرب من هنا

Asıl ilginç olan, kanundan kaçıyoruz kuçak dolusu parayı çalıyoruz ve bunu kimse bilmiyor.
الشيء المدهش اننا هاربون من القانون نحن غارقون بالنقود ولا احد يعلم ذلك

Kanundan kaçıyoruz. Tamamen kaybolduk. Araba, para, temiz giysiler yok.
نحن هاربون من العدالة وتائهون كلياً بلا سيارة ولا نقود ولا ملابس نظيفة

Güç olduğu için kaçıyoruz.
نحنُ نتجنبه لأنه صعب

kaçıyoruz sonuçta, değil mi?
حسنٌ ، علينا ان نتخفى ، اليس كذلك ؟