"kabul ederek" - Traduction Turc en Arabe

• بقبول
• نقبل شرطه
• متقبلاً واقع

Ve bu yola temel bir önermeyi kabul ederek başlıyorlar, ve bu önerme de şu: Yalan söylemek işbirlikçi bir eylemdir.
إنهم بدأوا ذلك الطريق بقبول الافتراض الأساسي، وذلك الافتراض كما يلي: الكذب هو عمل تعاوني.

Bu madalyayı kabul ederek süreyi uzattığım yazıyor.
تقول أن بقبول هذا الوسام فأنا أسجل أسمي للجيش

Birkaç yıllık sürgünü kabul ederek yargılanmaktan kurtulabilir.
كان يمكنه تفادي المقاضاة بقبول بضع سنوات نفي

- Anlaşmayı kabul ederek.
-حين نقبل شرطه.

18 yılımı annemin öldüğünü kabul ederek geçirdim.
قضيت 18 سنة متقبلاً واقع موت أمّي

Bu konumları kabul ederek politikalarınıza destek vermiş oluruz.
بقبول تلك المناصب في حكومتك فنحن نعطي دعم ضمني لسياستك

Lütfen beni kabul ederek bana onur verin.
أرجوكِ شرفيني بقبول الزواج مني

Bu madalyayı kabul ederek, gururla sivil yaşama haklarınızdan vazgeçip Amerika Birleşik Devletleri ordu hizmetine devam etmeyi kabul ediyor musun?
بقبول هذا الوسام فأنت تتخلى عن كل حقوق المواطنة الخاصة و بموجب هذا تسجل أسمك للجيش في الخدمات المسلحة للولايات المتحدة لو كنت توافق على هذا قلّ شكراً

Senin histerik ve tuhaf vaka çalışmalarını gerçek kabul ederek mi?
, بقبول تخارفك ودراستك الغريبة ؟

Ve sadece ne olduğumuzu kabul ederek istediğimiz şeye ulaşabiliriz.
وفقط بقبول النفس يمكن للمرء نيل ما يريد

Hizmetlerinizi kabul ederek suçumu örtbas edecek değilim.
لن أضاعف ذنبي بقبول إسعافاتك الخاصة

kabul ederek bizi şereflendiriniz..
نأمل أن تشرفنا بقبول الدعوة

Neden teklifimi kabul ederek başlamıyorsun?
لمَ لا تبدأ بقبول عرضي؟

Sanırım terfiyi kabul ederek fena sıçtım.
-أظنّني أخفقتُ بقبول هذه الترقية

Bunu neden yaptın? Daha yeni, olmayan evlenme teklifini kabul ederek kendimi küçük düşürdüm.
أنا أذليت نفسي بقبول إقتراح

Daha da önemlisi Columbia Üniversitesi silah sevdalısı delileri okula kabul ederek ne yapıyor?
-الأهم من ذلك ... ما الذي تفعله (كولومبيا) بقبول مجانين مُدجّجين بالسلاح وهل هناك المزيد منهم؟

- Anlaşmayı kabul ederek, ama önce kartı görmek isteyeceğiz.
-حين نقبل شرطه.

18 yılımı annemin öldüğü gerçeğini kabul ederek geçirdim.
{\pos(192,220)}قضيت 18 سنة متقبلاً واقع موت والدتي