"kabul ettim" - Traduction Turc en Arabe

    • وافقت على
        
    • لقد وافقت
        
    • لقد قبلت
        
    • وافقتُ
        
    • تقبلت
        
    • وقبلت
        
    • قبلتها
        
    • لقد قبلتُ
        
    • لقد أخذت
        
    • أوافق على
        
    • اعترفت
        
    • ووافقت على
        
    • فوافقت على
        
    • قد وافقت
        
    • فقبلت
        
    Islah evinden erken çıkartıldım çünkü kamu hizmeti yapmayı kabul ettim. Open Subtitles لقد خرجت من الحجز مبكراً لأنني وافقت على عمل خدمة المجتمع
    Ama o garip günden dolayı bu toplantıyı kabul ettim. Open Subtitles لكن كما تعلم بسبب ذلك اليوم الموحش وافقت على المقابلة
    Seni görmeyi kabul ettim, çünkü ciddi ve saygıdeğer, biri olduğunu duydum. Open Subtitles لقد وافقت أن أقابلك لأننى سمعت أنك رجل جدى يجب معاملتة باحترام
    Seni görmeyi kabul ettim, çünkü ciddi ve saygıdeğer biri olduğunu duydum. Open Subtitles لقد وافقت أن أقابلك لأنني سمعت أنك رجل جدي يجب معاملتة باحترام
    - Düelloya çıkmayı kabul ettim. Dövüşmeyi reddedersem, korkak biri gibi davrandığım düşünülecek. Open Subtitles لقد قبلت التحدي، لو رفضت النزال سيؤخذ ذلك على أنه نوع من الجبن
    Size ne bildiğimi söylemeyi kabul ettim ve bunu yaptım. Open Subtitles لقد وافقتُ على إخباركِ بما أعرف، وهُو ما قمتُ به.
    Sonra hayvan olduğumu kabul ettim. Çok güçIü. Open Subtitles لكن بعد هذا تقبلت الأمر ، الحيوان إنه يعطينا القوة
    Bu görüşmeyi, birkaç şeyi açıklığa kavuşturmak için kabul ettim. Open Subtitles قد وافقت على هذه المقابلة لأننا بحاجة لتوضيح بعض الأمور.
    Yani, çabucak olsun bitsin istedim bu yüzden her şeyi kabul ettim. Open Subtitles أعني لقد حدث بسرعة شديدة لأني في الأساس وافقت على كل شيء
    Hollywood'un kralı olmaya geri dönüyorum ama kraliçemin kuralları altında yaşamayı kabul ettim. Open Subtitles بل سأعود لأكون ملك هوليود ولكنّني وافقت على أن أعيش وفقاً لقواعد ملكتي
    Ben ölümden sonra olacak herhangi bir şeyi incelemek için kabul ettim. Open Subtitles لقد وافقت على دراسة ماذا , إذا أي شيء يحصل بعد الموت
    İstediğim gibi yapılması koşuluyla tasarlamayı kabul ettim. Open Subtitles لقد وافقت على تصميمها حتى أراها بنيت كما تمنيت
    Çinli kameramanı kabul ettim. Filme karışmıyorum. Open Subtitles لقد وافقت على شرط احضار المصور الصيني ولم اتدخل كثيرا في هذا الفلم
    Görevi kabul ettim. Başka ne yapacaktım ki? Open Subtitles لقد قبلت بالمهمة ما الذى كان يمكننى ان أفعلة غير ذلك؟
    -Eminim öyledir. -Bu görevi özgür irademle kabul ettim. Open Subtitles أراهن على أنه فعل لقد قبلت هذه المهمة بحرية
    Bir çok sebepten dolayı işi kabul ettim, ama hiçbiri Karen yüzünden değil. Open Subtitles لقد قبلت بها لعدة أسباب ولا واحد منها له علاقه بـ كارن
    Sadece, amcamın tıbbi masraflarına yardım edebilmek için kabul ettim. Open Subtitles وافقتُ فقط حتى أتمكن من مساعدة عمّي مع مصاريفه الطبية.
    kabul ettim çünkü mutluydun, ve tek önemsediğim şey buydu, ama bu- Open Subtitles , و تقبلت هذا لأنك كنت سعيداً , و هذا هو أهم شئ
    Bir açıdan, buna alıştım ve bir parçasını kabul ettim. TED وبطريقة ما، اعتدت على هذا المفهوم وقبلت جزءا منه.
    Anlaşmayı o pislik için kabul etmedim. Eşim için kabul ettim. Open Subtitles لم أقبل الصفقة من أجل ذلك النذل، قبلتها من أجل زوجتي
    Biraz önce başkan yardımcılığı teklifini kabul ettim. Open Subtitles لقد قبلتُ للتو عرضه بأن أكون نائبة الرئيس
    Bu mevkiyi kabul ettim... çünkü yapabileceğim en önemli şey gibi göründü. Open Subtitles لقد أخذت هذه الوظيفة... لانها كانت تبدو كاهم شىء اقدر ان افعله
    Testi kabul ettim, bütün geceyi bu küçücük odada geçirmeyi değil. Open Subtitles وافقت أن أخذ الإختبار لم أوافق على قضاء طوال الليلة في تلك الغرفة الصغيرة
    Rehabilitasyon tedavisinden geri çevrildikden sonra, nihayet yenilgiyi kabul ettim. TED بعد أن رُفضتُ من منشأة إعادة التأهيل، اعترفت أخيراً بالهزيمة.
    Bir kızı görmek için kendisini götürmemi istedi, kabul ettim. Open Subtitles لقد طلب منّي أخذه لمقابلة فتاة ووافقت على ذلك ..
    Ben sadece dinlemeyi kabul ettim. Open Subtitles أنت ستتحدث، أما أنا فوافقت على الإنصات فقط.
    Kocan bir tane önerdi ve ben ne olduğunu bilmeden kabul ettim. Open Subtitles وزوجك عرض علىِ واحدة فقبلت بها قبل أن أعرف ما هى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus