Seni çaresiz, yalnız bir kadın olarak görüyor. Kolay seks. | Open Subtitles | إنه ينظر إليكِ كإمرأة مُنفصلة، امرأة وحيدة، من السهل مضاجعتها |
Sanırım Marilyn sadece aktris değil, kadın olarak da kendini geliştirme sansı bulmuştu. | Open Subtitles | مارلين، كما أعتقد شعرت أنه بإمكانها أن تنطلق ليس كممثلة فحسب بل كإمرأة |
Bir kadın olarak, güçlü bir adamla ortaklık yapmak çok faydalı oluyordu. | Open Subtitles | كإمرأة, كان من المفيد جدًا أن بذلك القرب من رجل ذا نفوذ |
Vücudumu sahiplenirken anladım ki bir kadın olarak daha büyük bir amacım vardı. | TED | حيث باسترجاع جسدي ليكون ملكي، فهمت كأمرأة أنني أملك هدفا أعظم. |
Seni bilemem ama, bu kedicik, Gizemli kadın olarak dünyadaki en dar kıyafete büründüğü için kendini çok daha cazip hissediyor. | Open Subtitles | ،حسناً، لا أدري ماذا بشأنك لكن زي القطة هذا تشعر أنها ألذ أكتر الأن وهي .دخلت في زي ديق كمرأة جذابة |
Ve bir kadın olarak sana bunun nasıl bir etki bıraktığını görebiliyorum. | Open Subtitles | وأستطيع أن أرى كيف أن هذا أدّى ببعض الأضرار الجانبية لكِ كإمرأة |
Roma'yı ve ailesini hayattan daha çok seven bir kadın olarak. | Open Subtitles | كإمرأة أحبت روما و أحبت أسرتها أكثر من حبها للحياة ذاتها |
Sizden istediğim, bu kadını Çinli bir kadın olarak düşünmeniz, Çin bayrağını alıyor çünkü sevdiği kişi Amerika'da öldü kömür isyanında. | TED | وما أريدكم أن تفعلوه هو أن تتخيلوها كإمرأة صينية تتسلم العلم الصينى لأن زوجها مات فى أمريكا فى ثورة الفحم . |
Evlenip yanında artık o kadının olacağını göstermek bir kadın olarak yanında yerin olmadığı manasına gelir. | Open Subtitles | ..قوله انه سيتزوج و سيبقي إمرأة الى جانبه يعني انه يخبرك الا تبقي الى جانبه كإمرأة |
kocası veya akrabası olmayan bir erkekle aynı odada olmak... beni bir kadın olarak düşünme. | Open Subtitles | مع رجل ليس قريبها أو زوجها لا تفكر بي كإمرأة |
Kendimi yanlış seçimler yapan bir kadın olarak hiç düşünmedim. | Open Subtitles | لم افكر ابداً في نفسي كإمرأة تختار خيارات سيئة. |
Bir kadın olarak itibarımı bana verirken bir öğretmen olarak bütün itibarını yitirmiştin. | Open Subtitles | لاعطائي كرامتي كأمرأة فَقدت كُل كرامتك كمعلم |
Yanında bir yoldaş olarak değil, bir kadın olarak durmak istedim. | Open Subtitles | كنت أريد أن أقف أمامك لا باعتباري كزميلة ولكن كأمرأة |
Özgür bir kadın olarak son mesajım demek bu. | Open Subtitles | إذا هدا هو آخر تعليق لي كمرأة حرة |
Bilirsin, bir kadın olarak kendini sürekli ispatlamaya çalışırsın... | Open Subtitles | كونك امرأة مستقلة تحاولين أن تجعلي لنفسك بصمة |
İyimser olmak istiyorum ama bir kadın olarak aynı zamanda cinsel anlamda aktif görülmek ve yetkili bir profesyonel olmak zor. | Open Subtitles | إنّني أحبّ أن أبقى متفائلة ولكن كوني إمرأة فمن الصعب أن أعتبر كشخص مولع بالجنس ومنافس في مهنته في الوقت عينه |
Constance, bir kadın olarak dediklerini anlıyorum ve saygı duyuyorum. | Open Subtitles | كونستانس, أنا أتفهمك تماماً و أحترم صوتك كإمرأه. |
Seni olduğun kişi olarak görmemi ve saygı duymamı sağladı sadece muhtemel eşim ve bir anne olarak değil en az benimkiler kadar önemli arzuları olan bir kadın olarak görmemi sağladı. | Open Subtitles | لقد جعلني أراكِ وأحترمكِ كما أنتِ ليس فقط كزوجة محتملة وأم |
Kıvrımlı bir kadın olarak benden beklenen Marilyn Monroe veya Jennifer Lopez gibi görünmem gerektiğiydi. Çünkü onlar halkın gözü önündeki en ünlü iki kıvrımlı kadındı ve kıvrımları için övülüyorlardı. | TED | وكإمرأة ممتلئة، كان يفترض أن أبحث عن قدوة مثل مارلين مونرو أو جنيفر لوبيز يعود أساسا لأنهن كنا من أكثر النساء نبلا في نظر العامة والتي يشاد بهن بسبب أجسامهن الجميلة. |
Cinsiyetsiz Çeroki dilinin, Tahlequah, Oklahoma'daki Ahyoka'nın bir trans kadın olarak kabul görmesini sağladığını bilmek. | TED | بل معرفة كيف أن اللغة الشيروكية التي لا تحتوي على تآنيث وتذكير دعمت اهيوكا كامراة متحولة جنسياً في تاهليكوا، اكلاهوما. |
Bu benzersiz işkenceden derlediklerim bir kadın olarak bana yönelen aldatma eyleminin beni bir antropolog olarak kışkırtan düşünceleridir. | Open Subtitles | وما حصلت عليه من هذا التعذيب الرائع هي الأفكار وهذه ردة فعل للخيانة كأمرأه أثارت في نفسي هذه الافكار كما في علم الانسان |
Öğreneceksin sevgili kızım, kadın olarak kaderimizin çok ufak bir kısmını kontrol edebiliriz. | Open Subtitles | ستتعلمين يا عزيزتي أننا كنساء لا نملك السيطرة على مصيرنا |
Sert bir kadın olarak Hint Polis Servisine katıldım, yorulmak bilmeyen bir dayanma gücü olan bir kadın, çünkü tenis'te v.s. ünvan kazanmak için koşardım. | TED | انضممت إلى دائرة الشرطة الهندية كامرأة شديدة ، امرأة لا تعرف الكلل مع القدرة على التحمل ، لأني كنت أسعى خلف بطولات التنس ، الخ. |
Eğer biri erkek gibi görünüyorsa, ama kendine kadın olarak hitap ediyorsa | TED | إذا كان هناك شخص يبدو أنه رجل لكن يصف نفسه على أنه أنثى.. شيء عادي |
Bi kadın olarak hayatın bana sunduğu buydu ve ben de onu aldım. | Open Subtitles | ما عرضته علي الحياةُ بكوني امرأة وقد أخذتها |
Şu anda, bunu bir kadın olarak söylüyorum. | Open Subtitles | أنا أقول هذا بصفتي امرأة في الوقت الحالي |