Tam da istediğim tipte kadınlarla dolu güzel, zengin, evli ve mutsuz. | Open Subtitles | مليئة بالنساء اللاتي أفضلهنّ جميلات , ثريات , متزوجات و غير سعيدات |
Bunu üstsüz kadınlarla dolu bir adaya gitmek için yapıyorum kıçımı her gün kabine götürmek için değil. | Open Subtitles | هذا بخصوص الانتقال الى جزيرة مليئة بالنساء عارية الصدر وليس سحب مؤخرتي الى غرفة كل يوم |
Sürekli bana kadınlarla dolu çılgın partilerden bahsederdi. | Open Subtitles | "كان دائماً يخبرني عن هذهِ "الحفلات المجنونة "التي كانت "مليئة بالنساء |
Yani yalnız kadınlarla dolu bir bara gitmek istemiyorsun? | Open Subtitles | إذاً , ألن تجوب حانات مليئة بنساء وحيدات ؟ |
Otobüsler dizideki her repliği ezberlemiş kadınlarla dolu oluyor. | Open Subtitles | الباصات مليئة بنساء يعرفن كل جملة من كلة حلقة في المسلسل |
Burası güzel kadınlarla dolu. | Open Subtitles | إنّها مليئة بالنساء الجميلات |