Çünkü siz kadınsınız. Ve bunun güzel bir şey olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لأنّكِ امراءة وأنا أعتقدُ أن ذلك أمرٌ جيد |
Başarılı, zeki, ilgili, zarif bir kadınsınız. | Open Subtitles | أنت امراءة ناجحة وذكية رشيقة وحانية. |
Son derece çekici bir kadınsınız. Mükemmel bacaklarınız var. | Open Subtitles | أنتِ إمرأة في غاية الجاذبية ساقاكِ رائعتان |
Söylenene göre siz akıllı bir kadınsınız. | Open Subtitles | بكل المقاييس، أنتِ إمرأة منطقية. |
Şunu bir düşünün: Bir kadınsınız, evlisiniz ve çocuğunuz var. | TED | تخليوا التالي: أنت امرأة ومتزوجة، ولديك طفل. |
Güzel bir kadınsınız ama gözlerinizin arkasında hüzün var. | Open Subtitles | أنت امرأة جميلة، حتى الآن هناك الحزن وراء عينيك. |
Siz eşi bulunmaz bir kadınsınız. | Open Subtitles | أنت أمراة نادرة |
Çok cesur bir kadınsınız. | Open Subtitles | انتي أمراة شجاعة جدا |
Güzel bir kadınsınız Bayan Underwood. | Open Subtitles | أنتِ امراءة جميلة سيدة أندروود؟ |
Dürüst bir kadınsınız. | Open Subtitles | انت امراءة صادقة |
Çok etkileyici bir kadınsınız. | Open Subtitles | أنتِ إمرأة مثيرة للإعجاب للغاية |
Siz gerçekten şeytan gibi bir kadınsınız. | Open Subtitles | أنتِ إمرأة شريرة حقاً. |
Bayan Todd, siz büyüleyici derecede becerikli bir kadınsınız. | Open Subtitles | آنسة (تود)، أنتِ إمرأة بالغة الدهاء بشكل فاتن. |
Çok olağanüstü bir kadınsınız, Bayan Vole. | Open Subtitles | أنت امرأة مميزة جدا يا مسز فول |
Siz çok hasta bir kadınsınız. | Open Subtitles | أنت امرأة مريضة جدا. |
Siz şanslı bir kadınsınız. | Open Subtitles | أنت امرأة محظوظة |
Tanıdığım en cesur kadınsınız. | Open Subtitles | أنت ِ أشجع أمراة أنا أعرف |