Meydanda bir yerde olacak, kalabalığın arasında. | Open Subtitles | هو سيكون في المنطقة بين الحشود |
Meydanda bir yerde olacak, kalabalığın arasında. | Open Subtitles | هو سيكون في المنطقة بين الحشود |
Sonra, sokağa kaçıp kalabalığın arasında gizlenmiştik. Ama o kalabalığın arasında bir kurşun oğluma isabet etti. | Open Subtitles | بعد ذلك، هربنا إلى الشوارع لنختبأ بين الحشد لكن في ذلك الحشد، رصاصة قتلت ابني. |
Hedefimiz kaza olduğunda kalabalığın arasında mıydı diyorsun? | Open Subtitles | حسنا، تخبرينني أن المجرم كان بين الحشد لحظة وقوع الحادث ؟ |
kalabalığın arasında sizi hayal etmeye çalıştım, | Open Subtitles | لأني كنت أحاول تخيلك وسط الحشود |
kalabalığın arasında bir kadın vardı. Korkmuş görünüyordu. | Open Subtitles | كان هناك إمرأة بين الجمهور بدت خائفة |
Bir görgü tanığı, binanın 10. ve 15. katları arasında içeriden dışarıya doğru yayılmış olan kısa kısa pek çok ışık yansıması gördüğü zaman, Güney Kulesi'nden iki buçuk blok ötede, Kilise Caddesi'nde toplanan kalabalığın arasında bulunuyordu. | Open Subtitles | أحد شهود العيان كان يقف بين حشد من الناس فى شارعِ تشيرتش، على بعد قريب من البرج الجنوبى عندما رأى عدد من الومضات القصيرة أنبعث من داخل البناية بين الطوابق الـ 10 والـ 15 |
kalabalığın arasında kayboldum. | Open Subtitles | أجل، فقدتُك بين الحشود. |
kalabalığın arasında gizlenerek Bekin'e varacağız! | Open Subtitles | سنذهب لـ (بيجين) مستترين بين الحشود! |
Pizza World otoparkındaki kalabalığın arasında, ben Dominic Tedesco'yu indirirken. | Open Subtitles | تلك الليلة بين الحشد في باحة مطعم البيتزا حينما نلت من (دومينيك تديسكو) |
Orada kalabalığın arasında yaşlı bir kadın vardı hayatımda gördüğüm en gösterişli ve büyük yakut küpeleri vardı ve bana bakışlarında bir şey vardı. | Open Subtitles | -اسمع، كان هناك امرأة عجوز بين الحشد بالخارج .. ثرية، ترتدي أضخم قرط (روبي) رأيته، وهناك شي حيال طريق نظرتها ليّ.. |
- Sonra, Alfred'le birlikteyken, ...Bay Tufton'u kalabalığın arasında zavallı bir kadının ağızını kemiriyormuş gibi görünüyordu. | Open Subtitles | بعدها عندما كنت صحبة (ألفريد) رأيت السيد (توفطون) وسط الحشود بدا لي و كأنه يقبل أفواه بعض النساء المعدومين |
kalabalığın arasında. | Open Subtitles | وسط الحشود |
Ravaan, dindar kalabalığın arasında duruyor. | Open Subtitles | Ravaan، والوقوف بين حشد من المصلين... |