"kalacağını" - Traduction Turc en Arabe

    • ستبقى
        
    • سيبقى
        
    • ستبقين
        
    • ستمكث
        
    • سيظل
        
    • ستنجو
        
    • ستظل
        
    • ستبيت
        
    • ستمكثين
        
    • سينجو
        
    • ستنام
        
    • ستدوم
        
    • سوف تبقى
        
    • سيمكث
        
    Kuzen Thaddeus, dolaplara tam yeltenecekken sen atılıyorsun ve avukata hangi dolapların açık kalacağını bildiğini söylüyorsun. TED قبل أن يبدأ ابن العم ثادوس في فتح الخزائن، تتقدم وتخبر المحامي بأنك تعرف أي خزنة ستبقى مفتوحة.
    Doktor hala onun burada ne kadar kalacağını bilmiyor. Open Subtitles الطبيب ما زال لا يعلم كم من الوقت ستبقى هنا
    Birden bire, ortaya çıktı ve... salak gibi, onun kalacağını düşünüp heyecanlandım. Open Subtitles وفجأة ظهر, و ومثل الأبله, أصبحت متحمسا للغاية لفكرة أنه سيبقى معي
    Bize kimlerin geleceğini ya da ne kadar süre kalacağını belirleyemem. TED لا أستطيع أن أعرف من سيأتي إلينا وإلى متى سيبقى.
    Herkes, senin de benim gibi evlenip orada kalacağını düşünmüştü. Open Subtitles ولكن اعتقد الجميع انك ستبقين فى جيرسى وتتزوجين مثلما فعلت انا ودانى
    Bir süre kalacağını umut ediyorum. Biliyorsun, manzaranın tadına var. Open Subtitles آمل أنك ستبقى لفترة أنت تعلم , تتفحص الأنحاء
    Lisa'nın hapiste kalacağını kabullenmelisin. Open Subtitles عليك ان تتقبل حقيقة ان ليزا ستبقى في السجن
    Bir ürünün sadece olduğu yerde kalacağını düşünmek aptallık olur. Open Subtitles ستكونين حمقاء لمجرد التفكير لأنكِ تضعينها في محصول واحد حيث أنها ستبقى
    Çok uzun süre yalnız kalacağını sanmıyorum, Paul. Open Subtitles لا أظن أنكَ ستبقى وحيداً لفترة طويلة يا بول
    Sekiz küçük Kızılderili oğlan Devon'da geziyordu, biri orada kalacağını söyledi ve kaldı geriye yedi. Open Subtitles قال أحدهم أنه سيبقى هناك فتبقى منهم سبعة
    Hiçkimse, sizden geriye neyin kalacağını söyleyemez. Tabii bir şey kalacaksa. Open Subtitles لن يستطيع أحد إخبارك مالذي سيبقى منك إذا ما بقي شيء أساساً
    Bence Collier, partide geç saatlere dek kalacağını temizlikçi kadına hiç söylememiş. Open Subtitles أظن أن كولير لم يقل لخادمته أنه سيبقى متأخّر في لواو
    Başkan'ın hafta sonuna kadar kalacağını sanıyordum. Kalacak... Open Subtitles لقد ظننت الرئيس سيبقى هنا لنهاية الأسبوع
    Üzgünüm ama bu kez ne kadar kalacağını merak ediyorum. Open Subtitles أَنا آسفُ أنا كُنْتُ فقط أتَسَائُل كم مرة ستبقين هكذا؟ أنظر
    Sen aynı saatte yatacağız derken, ben uyuyana kadar ayakta kalacağını zannediyordum. Open Subtitles عزيزتي, حينما قلتي بأننا سنذهب للفراش في نفس الوقت, إعتقدت بأنكِ ستبقين حتى أذهب للنوم
    Anneni arayıp burada kalacağını söyle. Open Subtitles اتّصلي بأمّكِ وقولي لها أنّكِ ستبقين في منزلي لهذه الليلة
    Tek yapman gereken, gidip özür dileyip birkaç gün daha kalacağını söylemek. Open Subtitles جلّ ما عليك فعله هو العودة والاعتذار، أخبره بأنّك ستمكث لبضعة أيّام مجّاناً
    — Oh, peki bu şeyin ormanda kalacağını nereden çıkarıyorsun? Open Subtitles أوه حسناً ,. مالذي يجعلك تظن ان هذا الشئ سيظل في الغابات هناك مدينه في الشمال مليئه بالناس
    Pekâlâ, psikopat herif. Ama bunun yanına kalacağını sanma sakın. Open Subtitles حسناً، تباً لك، ولا تظن أنك ستنجو من هذا
    Bunun yanlızca teoride kalacağını düşündüm... Çok dikkatsizim. Open Subtitles اعتقدت أنها ستظل مجرد نظرية, لقد كنت مهملاً
    Az önce arayan Janice'in annesiydi. Janice ona burada kalacağını söylemiş. Open Subtitles كانت والدة جانيس علي الهاتف، جانيس قالت أنها ستبيت الليلة عندنا
    Hastalanmak üzeresin, kimde kalacağını belirlemek için taş-makas oynuyoruz. Open Subtitles نحن ندرك بأنك أوشكت على المرض لذا نحن سنهز , ورق , مقص لنرى بإي منزل ستمكثين
    Onu ülkesine elleri ve bakacak kimsesi olmadan gönderirsek hayatta kalacağını sanmıyorum. Open Subtitles لا أعلم لا أرى كيف سينجو هناك بدون يدين وبدون من يرعاه
    Deb'in bizi arayıp, Skills de yatıya kalacağını söylemesinden nefret ediyorum, ...çünkü aslında buna pek yatmak denemez herhalde, ...yatmadan önce duymak isteyeceğim en son şey. Open Subtitles أكرة عندما تتصل ديب لكى تقول انها ستنام عند سكيلز لأن نومها ليس بالنوم العادى وهذا اخر شىء أريد سماعه قبل أن أنام
    Daha da önemlisi, herkes hain olduğunu öğrenince burada ne kadar hayatta kalacağını sanıyorsun? Open Subtitles بشكل أوضح، إلى متى ستدوم مدّتك هنا عندما يكتشفون الناس بأنّك مجرّد جرذ؟
    Benim gidişimi, seninle evde bir başına kalacağını düşünmeye başladı. Open Subtitles لقد بدأت تفكر بغيابي و كيف انها سوف تبقى معك وحيدين في المنزل
    Kimsenin kalacağını söylememişti bize. Open Subtitles لم يذكر أنّ أحدًا سيمكث في شقّته.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus