Şimdi, kalanınızı bilmem ama o teyp benim hakkımda yalanlar söylemedi, tatlılarım. | Open Subtitles | .. الآن أنا لا أعرف شئ عن بقيتكم .. لكن هذا الشريط لم يقل أكاذيب بخصوصى يا أحبائى |
Ve bulunca da kalanınızı bulması uzun sürmeyecek. | Open Subtitles | و عندما يفعل، فلن يطول الأمر حتى يجد بقيتكم |
Geri kalanınızı evinize yollayacağız, ama soruşturma hâlâ devam ediyor. | Open Subtitles | سوف نرسل بقيتكم للمنزل الآن ولكن التحقيق لازال جارياً |
kişiden biriyim. Ve bazı günler -- geri kalanınızı bilmiyorum -- ama bazı günler hayatımda neredeyse herşey için başkalarına ne kadar çok güvendiğimi somut olarak hissediyorum. | TED | والذين يعيشون في المدن. هناك أياما -- لأعرف عن بقيتكم يا رفاق -- لكن هناك أياما حينما أشعر بصورة واضحة كم اعتمد على ناس آخرون على كل شيء جميل تقريبا في حياتي. |
Geri kalanınızı ele verdi. | Open Subtitles | وقد سلمنا بقيتكم |
Hayır, ben Aubrey'i çağırdım. kalanınızı değil. | Open Subtitles | كلّا، دعوت فقط (أوبري)، لم أطلب حضور بقيتكم |
Geri kalanınızı da üç farklı zaman dilimine götürdü. | Open Subtitles | -وأخذ بقيتكم لـ 3 أزمنة مختلفة" " |