"kaldırarak" - Traduction Turc en Arabe

    • برفع
        
    • بإزالة
        
    • طريق رفع
        
    Bunu yaptıkları zaman öndeki ellerini kaldırarak yürür arkasındakinin elinde ise el bombası olurdu. Open Subtitles يقوم من فى المقدمة برفع يديه عالياً وفجأة يخرج علينا من يسير خلفه ملقياً علينا قنبلة يدوية
    Yenilmiş olan gladyatör ellerini... kaldırarak merhamet diler. Open Subtitles المصارع المهزوم ربما يتوسل للرحمة برفع يدية هكذا
    Yönetimin teklif ettiği şeyi okumayan kaç tane yönetim üyesi olduğunu elleri kaldırarak görebilir miyiz? Open Subtitles هل يمكننا القيام بتصويت برفع الأيدي كم عدد أعضاء الهيئة الأدارية الذين لم يقوموا بقراءة العرض المقدم من الأدارة؟
    Sonra nemli dokunun büyük bir bölümünü kaldırarak dudaklarındaki kollajeni çekmiş. Open Subtitles ثمّ إمتصَّ الكولاجينَ مِنْ شفاهِها بإزالة الجزء الكبير مِنْ النسيجِ المُشبَعِ.
    Aynı zamanda kendimize yeter hale getiren tamponları kaldırarak, karşılıklı ilişkileri de artırmak zorundasınız. TED أنت أيضاً بحاجة إلى زيادة التبادلية، بإزالة مخففات الصدمات التي تجعلنا مكتفيين ذاتياً.
    Dişi tavşan yumuşarsa kuyruğunu kaldırarak yanıt veriyor. Open Subtitles إذا كانت الأرنبة منقادة. فإنها ستعرض نفسها عن طريق رفع ذيلها مثل ذلك...
    Ellerinizi kaldırarak, ...bunları duyduktan sonra ...kaçınız sanığı masum ...buluyorsunuz? Open Subtitles برفع الأيادي بعد سماع تلك المرافعة الافتتاحية كم شخصاً يجد المدعى عليه غير مذنب؟
    Ellerinizi kaldırarak, kaçınız, 25 yaşına kadar okulda yaramazlık yaptı ya da size özellikle gitmemeniz söylenilen yere gitti veya reşit olmadan önce alkol aldınız. TED برفع الأيدي، كم منكم في سن 25، قد أساء التصرف في المدرسة، أو ذهب لمكان ما سبق وأن تم تحذيره منه، أو شرب الكحول قبل السن القانوني؟
    - Elmacık kemiklerinle gizemli görünüp, ...montunun yakasını kaldırarak havalı görünmeye çalışıyorsun. Open Subtitles -أن تكون غامضاً مع هذه الملامح وقيامك برفع ياقة المعطف للأعلى حتى تبدو رائعاً
    Bunu ellerimizi kaldırarak veya kağıtlara yazarak yapabiliriz ama önce... Open Subtitles يمكننا القيام بذلك برفع الأيادي أو بالتصويت بالورق ، لكن اولاً...
    Üvey babası olan Dr Vishal Najaran'la birlikte çalışan Robert Jekyll elleriyle kaldırarak on tonluk kamyonun altında kalan korkmuş kızın... Open Subtitles روبرت جيكل الذى كان يعمل بجوار ابيه بالتبنى, د/فيشال نجران, قام برفع لورى يزن عشرة اطنان بيديه العاريتين,
    21. yüzyılda medeni bir ülkede yaşıyoruz meclistekiler el kaldırarak mı oy verecek? Open Subtitles نحن نعيش في القرن الواحد والعشرين في دولة متحضّرة؛ و المشرّعون القانونيّون في البرلمان يصوّتون برفع الأيدي ! ؟
    O halde, elleri kaldırarak en kolay olanla başlayalım. TED الأن، برفع الأيادي، لنبدأ بالأسهل...
    El kaldırarak oy verin. Open Subtitles .التصويت برفع الأيدي
    Güne ağırlık kaldırarak başlıyor. TED تبدأ يومها برفع الاثقال .
    - Yani ellerimizi kaldırarak mı oylayacağız? Open Subtitles - سنقوم بالتصويت برفع الايدي؟
    Bu aslında genelde tabu varsayılan konuların üstündeki lekeyi kaldırarak başlıyor. TED ويبدأ ذلك في الواقع بإزالة وصمة العار عن المواضيع التي تعتبرُ محظورة.
    3 gündür kullanmadığınız eşyalarınızı kaldırarak başlayın. Open Subtitles ابدؤوا بإزالة الأشياء التي لا تستخدمونها خلال ثلاث أيام.
    Kuralları kaldırarak -- daha büyüdükçe, daha fazla entegratöre ihtiyaç duyarız, bu sebeple yöneticilere takdire bağlı güç vermek için daha az kurala sahip olmalıyız. TED بإزالة القواعد -- كلما زادت مكانتنا، كلما زادت حاجتنا إلى عوامل التوحد، لذا يجب أن يكون لدينا قوانين أقل، لإعطاء سلطة اتخاذ القرارات التقديرية للمدراء.
    Gereksiz bir engeli kaldırarak projenin hızı kesilmesin diye. Open Subtitles وحتى يستمر المشروع بكامل قوته... بإزالة كل العقبة الغير ضرورية.
    Hadi el kaldırarak oylama yapalım. Open Subtitles لنقوم بإقتراع، عن طريق رفع الأيادي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus