"kalkıştan" - Traduction Turc en Arabe

    • الإقلاع
        
    • إقلاعها
        
    • الأقلاع
        
    • إقلاعنا
        
    Evet, bize de kalkıştan sonra viski lazım. Hem de çok fazla lazım. Open Subtitles أجل وسيلزمنا ويسكي بعد الإقلاع وبوفرة يا أختاه
    Ve eğer biri bana kalkıştan önce durmamı söylerse buna uymak zorundayım. Open Subtitles وإذا أخبرني شخص ما للتوقف قبل الإقلاع يجب أن أمتثل
    Büyük ihtimalle yer ekibinden birine kalkıştan önce uçağa sokması için rüşvet falan vermiştir. Open Subtitles من المحتمل أنه رشا رجل من الطاقم الأرضي لزِراعة بندقية قبل الإقلاع
    kalkıştan hemen önce... birkaç öğrencinin... uçaktan ayrıldığı... gelen haberler arasında... Open Subtitles يذكر أن عدد من الطلاب غادروا من الطائرة قبل لحظات من إقلاعها على أية حال، المحققون حذرين حول تفصيلات هذه الحادثة
    O sabah kalkıştan hemen önce başımıza bir olay geldi. Open Subtitles و الذى حدث بالفعل أنه فى صباح ..يوم التنفيذ و قبل الأقلاع مباشرةً
    kalkıştan hemen sonra dergi götürdüğümü hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر إعطائي له مجلّة بعد إقلاعنا مباشرة
    Hatırlıyorum, çünkü kalkıştan önce kaç dakikam olduğuna bakıyordum. Open Subtitles أذكرُ ذلك لأنّني نظرتُ لساعتي لأعرفَ كم بقيَ لي على الإقلاع.
    O soğuk Ocak sabahı kalkıştan sadece 73 saniye sonra kahramanlarımızın yok olmasını izleyen milyonlarca Amerikalı cevapları bekliyor. Open Subtitles الملايين من الأميركيين الذين شاهدوا أبطالنا يموتون بعد 73 ثانية من الإقلاع في صباح يناير البارد ينتظرون الأجوبة
    Ama korsanlar kalkıştan önce bir denizaşırı pilot istiyorlar. Open Subtitles لكن الخاطفان يريدان ملاحاً قبل الإقلاع
    kalkıştan öncebir kadeh şarap alır mısınız? Open Subtitles هل تريد كأس من النبيذ قبل الإقلاع ؟
    kalkıştan 20 dakika sonra geleceğini söylemişti. Open Subtitles كان الأمر سيتم بعد 20 دقيقة من الإقلاع
    Şimdi kahvaltı siparişinizi alabilir miyim! Böylece kalkıştan hemen sonra kahvaltınızı alabilecesiniz. Open Subtitles نريد أن نأخذ طلبك للإفطار عقب الإقلاع
    kalkıştan önce kemerleri bağlamalısınız, efendim. Open Subtitles يلزم ربط الحزام قبل الإقلاع يا سيدي
    kalkıştan yarım saat sonra anons yapıldı. Open Subtitles ... لقد كان هناك إعلان بعد ساعة من الإقلاع
    kalkıştan önce beş dakika ısınması gerek. Open Subtitles لديه "٥" دقائقٍ لتسخينِ المحركـِ قبيلَ تمكنهِ من الإقلاع
    - Evet, kalkıştan kısa bir süre sonra kurye mesajlarıma cevap göndermeyi kesti. Open Subtitles -أجل المرسال توقف عن الرد على رسائلي النصية بوقت قصير بعد الإقلاع
    kalkıştan yörüngeye olan mesafeyi biliyoruz. Open Subtitles المسافة بين الإقلاع والمدار، معروفة.
    kalkıştan önce füzeye yüklenen son şeydir. Open Subtitles إنه آخر شىء يحمل على متنه قبل الإقلاع.
    Uçakta, kalkıştan kısa bir süre sonra bir cinayet işlendi. Open Subtitles لقد تمّ ارتكاب جريمة قتل على متن هذه الطائرة بعد إقلاعها بفترة وجيزة
    Hükümete kiralanmış çift motorlu bir jet bu akşam tam olarak 20.15'te kalkıştan kısa süre sonra patladı. Open Subtitles انفجرت الطائرة الحكومية الخاصة ذات المحركين بعد إقلاعها بوقت قليل نحو الثامنة والربع من مساء اليوم
    Uçak kazalarının %80'i ya kalkıştan 3 dakika sonra, ya da inişten 8 dakika önce olur. Open Subtitles يحدث في غضون 3 دقائق من الأقلاع أو يحدث في الـ8 دقائق الأخيرة للهبوط
    kalkıştan önce Jamaika'daki ilk günümüzün programının üstünden geçmek istedim. Open Subtitles سيدتي، سيدي، قبل إقلاعنا ظننت أن بوسعنا مراجعة خط سير اليوم الأول في "جامايكا".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus