"kalpten" - Traduction Turc en Arabe

    • القلب
        
    • قلبك
        
    • قلوبهم
        
    • ظهر قلب
        
    • بالقلب
        
    • والقلب
        
    • ذبحة قلبية
        
    • من أعماق قلبي
        
    • من كل قلبي
        
    Gümüşle değil mi? Kafayı kalpten ayırmak gerekiyor. Gümüş yalnızca çok acı verir. Open Subtitles لا, فى الحقيقة عليكِ أن تفصلى الرأس عن القلب الفضة تؤذى كثيراً فقط
    Romantik hisler hakkında kendiliğinden ve ifade edilemeyen, kalpten gelen şeylermiş gibi düşünmekten hoşlanırız. TED يحلو لنا أن نفكر في المشاعر الرومانسية على أنها عفوية وأمور غير قابلة للتفسير، تنبع من القلب.
    Okulda tasarım öğreniyordum, fakat burada -- kalpten gelen bir tepki oluşuyordu. TED في المدرسة، كنت أتعلم التصميم ولكن هنا كان تفاعلاً من القلب.
    Annem hep derdi ki; "Eğer kalpten dost olursan, emin ol..." Open Subtitles كما كانت تقول أمى إذا كنت تمتلك صداقة فى قلبك
    Bu resimlerde görünen, ortada yas tutan bir kalp var ve soldaki normal kalpten oldukça farklı görünüyor. TED وكما تبين هذه الصور، فإن القلب الحزين في الوسط يبدو من حيث الشكل مختلفاً عن القلب الطبيعي في اليسار.
    Ne söylediğini pek anlamadım ama kulağıma çok kalpten söyledin gibi geldi. Open Subtitles علام كل هذا بحق الجحيم ويبدو انه نابع من القلب
    Ağızdan ağıza, kalpten kalbe, yıldızdan yıldıza. Open Subtitles من الفم إلى الفم، من القلب إلى القلب، من النجمة إلى النجمة
    -Dans kalpten gelmek zorunda. Open Subtitles ماذا حدث لك مع دروس الرقص؟ الرقص يجب أن يكون نابعا من رغبة في القلب
    Harici damar cerrahisi. kalpten çıkan atardamarların tamiri. Open Subtitles جراحة الأوعية الدموية، تصحيح الشرايين الخارجة من القلب
    Bence, insanlar kalpten bir şeyler verse, herşey düzelir. Open Subtitles كلما زاد عدد من يعطون من القلب كلما كنا بحال افضل
    Annem her zaman en iyi hediyenin kalpten geldiğini söylerdi. Open Subtitles كانت أمي تقول أن أفضل هدية تأتي من القلب
    Leo, ocağın değil, kalpten konuşuyordu. Open Subtitles ليو ، لقد كنت أتحدث من القلب ليس من قوتي
    kalpten çıkan atardamarların sertleşmesi. Open Subtitles إنه يقوم بتضييق الشرايين الخرجة من القلب
    Tamam iste soyle koy.Tanrim.Yemek yapmanin kalpten geldigini ögrenmelisin.. Open Subtitles ضعيها هكذا يالهي يجب أنْ تسترخي فالطبخ ينبع من القلب
    Sen sadece bu akşam seçilmek için... kalpten oynamana bak. Open Subtitles انت فقط دعي القلق يلعب خارج قلبك خلال الحفل الموسيقى لهذه الليلة
    Hayır, tavsiye güçlerini gelen, sizin kalpten gelir değil. Open Subtitles لا ، عمود نصائحك يأتي من قلبك و ليس من قواك
    Amacım seni bozmak değil, çünkü kalpten söyledin... ama bırak onlar sana baş sağlığı dilesin. Open Subtitles لا يا سيدي، لن أجعلك تشعر بالذنب لأن هذا كان من قلبك لكن دعهم يقدمون لك هم التعازي
    Gerçekte en azından üçte birinin bunu kalpten istiyor olmasına rağmen. TED حتى مع أن ثلثهم على الأقل و من أعماق قلوبهم يرغبون بذلك.
    Sonradan icat edilen bir şey var ama... ..Yahudilerin gerçekten ihtiyacı yok, çünkü her şeyi kalpten bilirler. Open Subtitles لقد كان هذا اختراعا لاحقا أتعرفين اليهود لا يحتاجونه حقا لأنهم يحفظونه بالكامل عن ظهر قلب
    En meşhur deneylerinden biri kalpten geçen kanın hacminin hesaplanmasıydı. Open Subtitles واحدة من أشهر تجاربه ،هي حساب حجم الدم الذي يمر بالقلب
    Bu iki yıldır hep kalpten, hep kafadan vurmamı sağladı. Open Subtitles طوال العامين يتلقى الضربات في الرأس والقلب
    45 yaşında kalpten ölmek mi istiyorum sence? Open Subtitles لصالح والده فانتهى به الأمر ميتاً بعمر ال45 من جراء ذبحة قلبية
    Seni seviyorum evlat.kalpten seviyorum. Open Subtitles الشواذّ دوماً يخطئون ولكني أحبك من أعماق قلبي
    İlk başladığım zamanlar, kalpten biliyordum ki, vasat bir oyuncudan ileri gidemeyecektim. Open Subtitles حسناً بمرور الوقت عدت أولاً لقد كنت أعرف من كل قلبي بأنني لن أكون أكثر من لاعب وسط أحادي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus