Lyman'ı senin siyah bilgisayarını karıştırırken buldum. | Open Subtitles | لقد رأيت لايمان يتطفل على حاسبك المحمول الأسود |
Lyman'ı burada siyah bilgisayarını karıştırırken buldum. | Open Subtitles | وجدت لايمان هنا يتطفل على كمبيوترك المحمول الأسود |
Onu benim bilgisayarımı karıştırırken yakalamış. | Open Subtitles | لقد أمسكته وهو يتطفل على حاسبي المحمول |
Geçen gün kayınvalideni mülteciler gibi çöpümü karıştırırken yakaladım. | Open Subtitles | ذات يوم، كفشت حماتك تفتش قمامتي كالمهاجرين |
Hayır! İki defa çöpü karıştırırken yakaladım. | Open Subtitles | ضبطتها مرتين و هي تفتش في القمامة. |
Çekmecelerini karıştırırken kadın tarafından yakalanmış. | Open Subtitles | كان يفتش في جاروراتها عندما فاجئته |
Tony'yi Ziva'nın masasını karıştırırken gördüm. | Open Subtitles | رأيت طوني يفتش في مكتب زيفا |
Raj, Emily'nin çekmecelerini karıştırırken birini kırdı. | Open Subtitles | (راج) كان يتطفل و يرى ماذا يوجد بداخل جوارير (إيميلي) و كسر واحد |
O gece davetten çıkıp eve gelmemi istediğinde karımı Swann'ın cesedinin yanına çömelmiş, ceplerini karıştırırken buldum. | Open Subtitles | عندما طلبت مني العودة ... من الحفلة في تلك الليلة " وجدتها راكعة بجوار " سوان تفتش بجيوبه |
Ama onu mal parası bulmak için çekmecelerimizi karıştırırken yakaladım. | Open Subtitles | لكني قبضت عليها تفتش بادراجنا |
Onu eşyalarımı karıştırırken yakaladım. | Open Subtitles | أمسكتها وهي تفتش في أغراضي |
Bir arkadaşım, Loyall'dan bir buzdolabı tamircisi eski, püskü, kırık dökük bir ambarı karıştırırken Philco marka bir buzdolabı ile karşılaşmış ve içinde 5 ya da 6 kilo civarında eroin olduğunu sandığı, galiba... | Open Subtitles | -قصة قصيرة مضحكة . أحد أصدقائي، عامل صيانة ثلاجات في ( لويال). كان يفتش في حظيرة قديمة خربة.. |
Wheeler, bu pisliği eşyalarını karıştırırken yakaladım. Kardeşinmiş. | Open Subtitles | (ويلار),امسكت بهذا الاخرق يفتش فى اشيائك,يقول انه آخاك |