| Beni bunaltan kedere karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع مقاومة الحزن الذي يجتاحني |
| Cazibesine karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع مقاومة جماله. |
| O bakış, o öyle bir bakış ki, karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | تلك , تلك النظرة كشعاع يجرني , وأنا لا أستطيع مقاومتك |
| Bu kazağı giydiğinde sana karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | تعلمين أنني لا أستطيع مقاومتك عندما ترتدين هذه الكنزه |
| O kadar ödleğim ki, zekice mazeretlere karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | ،يا لي من جبان لا يمكنني مقاومة هذه الأعذار الذكية |
| Hareket edemiyorum, karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع ان اتحرك، لا استطيع ان اقاتل |
| Seni uyandırmaya karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع مقاومة إيقاظك. |
| Size karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع مقاومتك. |
| Bu kelimelere karşı koyamıyorum; "imza yaprağı". | Open Subtitles | لا يمكنني مقاومة هذا الكلمات، "وقّع الصحيفة" |
| Hareket edemiyorum, karşı koyamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع ان اتحرك، لا استطيع ان اقاتل |