"karşılığında da" - Traduction Turc en Arabe

• في المقابل
• وفي المقابل
• وبالمقابل
• في مقابل
• وفى المقابل

Karşılığında da kendi hakkındaki akıl almaz gerçeği gösterdi bana.
و في المقابل أراني الحقيقة التي لا تصدق حول نفسه

Karşılığında da böcekler çiçeklerden topladığı polenleri yayarlar.
في المقابل ، تقوم الحشرات بنشر بذور الزهور

Ki bu bir adam için oldukça zor bir durumdu. Belki kimseye bir şey vermediği için Karşılığında da bir şey beklemiyordu.
ربما لأنه لم يعطي شيء لم يأخذ شيء في المقابل

Karşılığında da, bana hakaret ettiler. Onlara uygun cevabı vereceğim.
وفي المقابل يهينوني هكذا ســـوف أعطيهـــم الـــرد المناســـب

Karşılığında da fotoğrafçıma onun portrelerini çektirecektim.
وفي المقابل مفترض أن أجعل مصوري يجري جلسةً لها

Buraya servetin ve gücün için geldim Karşılığında da sana arkadaşlık ettim.
أتيت إلى هنا بسبب قوتك وثرائك وبالمقابل أعطيتك صحبتي

Istakozcuya göğüslerimi gösterirdim Karşılığında da dağıtmadan önce bir-iki parça alırdım.
اعتدت ان اتعرى لرجل السلطعون في مقابل مفتاح او اثنين قبل ان يقطعوها

Politik puanlar kazanmadı ve bunun Karşılığında da hiçbir şey istemedi ama benim en içten minnetimi kazandı.
لم يحقق أية مطامع سياسية ولم يطلب أي شيء في المقابل أبدًا

Karşılığında da bu işe bulaşmaman için gitmemi istiyorsun.
و في المقابل تريدني آن أرحل حتى لا تتورط.

Karşılığında da şarap getirmesi gerekiyor.
و من المفترض أن تعود بالنبيذ في المقابل.

Buros onlara silah sağlar Karşılığında da uyuşturucu alıp ABD'de satar.
بيروس يمدهم بالأسلحة و ,في المقابل, يوفرون له المخدرات, التي يبيعها بعد ذلك في الولايات المتحدة.

Bunun Karşılığında da imkanları az olan öğrencilerin giderlerini karşılıyordu.
تابعة لشركات خاصة تبنت مناهجنا ونظامنا التعليمي وتلقت في المقابل تعويضات عن إعفاء فقراء الطلاب من الرسوم

Belediye her ruh hastası zenciyi bize gönderiyor ve Karşılığında da hiçbir şey vermiyor.
تجعلنا تلك المدينة نأخذ كل مريض نفسي زنجي ولا يعطونا أى شيئ في المقابل

Karşılığında da, Majesteleri size merhametini sunacak.
وفي المقابل ، صاحب الجلالة سيمنحك الرحمة

Karşılığında da çiçekten çiçeğe polen taşıyarak hayati bir hizmet verirler.
وفي المقابل ، فهم يقدّمون خدمة حيوية حاملين اللقاح من زهرة لأخرى

Karşılığında da evimde o acınası, ürkek varlığa tahammül ediyorum.
وفي المقابل أتحمل تواجدك المثير للشفقة في منزلي

Karşılığında da, bunun sadece gizli tutulmasını istiyorsunuz.
.وفي المقابل انت تريد ان يبقي الأمر في الخفاء

Karşılığında da size kızınız üzerine tam gözetim hakkı veriyor.
وبالمقابل هى تسمح لك بحضانة كاملة لإبنتك

Sanırım, yardımcı olmaya çalışabilirim. Karşılığında da bir kereliğine randevuya çıkarız?
حسناً، أظنني أستطيع المحاولة في مقابل موعد واحد؟

Karşılığında da patates orfozu, onlar mideye indirme dürtüsüne direnir.
وفى المقابل ، يقاوم القد الإغراء بإلتهامهم