| Muhtemelen beni hatırlamazsınız ama daha önce birkez erkekler tuvaletinde karşılaşmıştık. | Open Subtitles | ربما لا تذكرني لكننا تقابلنا ذات مرة في الحمام |
| Daha önce şehirde karşılaşmıştık, hatırladın mı? | Open Subtitles | لقد تقابلنا من قبل، أتذكر؟ في ضواحي المدنية |
| İlk defa orada karşılaşmıştık. Karakolda. | Open Subtitles | انه هناك عندما تقابلنا اول مره المنطقه الانتخابيه |
| O acı olay sırasında Nasse konutunda karşılaşmıştık. | Open Subtitles | لقد التقينا فى منزل ناسا وقت هذه المأساة الرهيبة |
| Daha önceden karşılaşmıştık, ama alelacele. O sırada korku içindeydim de. | Open Subtitles | التقينا قبلاّ بشكل سريع كنتُ خائفاً حينها |
| Jimnastik salonunun soyunma odasında karşılaşmıştık ve sana vermiştim. | Open Subtitles | قابلتك في غرفة الملابس الرياضية وأعطيتك إياه |
| Ben de memnun oldum. Beş, altı yıl önce bir partide karşılaşmıştık. | Open Subtitles | تشرفت بمعرفتك إلتقينا في حفلة منذ خمس أو ست سنوات مضت |
| Bir kez Platform Bir'de karşılaşmıştık. Nesi var? | Open Subtitles | تقابلنا مرة واحدة في المحطة رقم 1 ما خطبه ؟ |
| Geçen gün markette karşılaşmıştık. | Open Subtitles | لقد تقابلنا فى محل البقالة فى اليوم الآخر |
| Bir kez karşılaşmıştık. Hatırlar mısınız bilmem. | Open Subtitles | لقد تقابلنا مرة، لا أدري إن كنتِ تذكريني أم لا |
| - Daha önce tuvalette karşılaşmıştık. - Sen Wyatt'sın değil mi? | Open Subtitles | لقد تقابلنا من قبل - أنت "وايت" ، أليس كذلك ؟ |
| Geçen gün klinikte karşılaşmıştık. | Open Subtitles | لقد تقابلنا نوعا ما عند العيادة فى ذلك اليوم |
| Birkaç hafta önce bilgi toplantısında karşılaşmıştık. | Open Subtitles | لقد تقابلنا في الإستجواب قبل . عدّة أسابيع |
| - İlk kez burada karşılaşmıştık. - Evet. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي تقابلنا به للمرة الأولى. |
| Yemen'de karşılaşmıştık, siz Albayın yol açtığı acılara tanıklık etmem için beni kliniğinize çağırmıştınız. | Open Subtitles | نحن التقينا فى اليمن ..شجعتنى للتحول فى عيادتك لأكون شاهد على المعاناة التى حدثت بسبب أوامر الكولونيل شيلديرز |
| Karımın iş yerinde karşılaşmıştık. Sen bir takım kadınsal işhtiyaçlarını hallediyordun hani? | Open Subtitles | التقينا في صالون زوجتي أجل, كنت تقضين متطلباتك الأنثوية |
| Tetikçinin evinde onlarla karşılaşmıştık. | Open Subtitles | التقينا بهم ظهر اليوم في منزل مطلق النار |
| İlk kez Sarı Ejderha Mağarası'nda karşılaşmıştık. | Open Subtitles | اول مره التقينا كان في كهف التنين الاصفر. |
| Seninle yıllar önce New York'ta karşılaşmıştık. | Open Subtitles | أتعرف, لقد قابلتك من سنوات فى "نيو يوورك" |
| Kayakta karşılaşmıştık, şu göz doktoru ile evliydin. | Open Subtitles | لقد إلتقينا عند التزلج تلك المرة، أنتِ متزوجة برجل العين |
| Bu cihaz ile bir güvenli yer sorununda karşılaşmıştık. Çok yakındı. | Open Subtitles | لقد واجهنا هذه الأجهزة منذ ثلاث سنوات من خلال محاولة إجتياح كانوا قريبين جداً |
| - Birkaç kez karşılaşmıştık ama çok hoş bir kadına benziyordu. | Open Subtitles | لقد التقيتها بضع مرات فحسب لكنها كانت تبدو إمرأة طيبة |
| Bir kere karşılaşmıştık onunla soy savaşının ilk günlerinde. | Open Subtitles | قابلناه ذات مرّة في بدايات الحرب بين سلاسل التحوُّل. |
| Onunla bir keresinde ormanda karşılaşmıştık ve onu yere devirmiştim. | Open Subtitles | لقد قابلته مرة في الغابة و أوقعته |
| Bu dörtlüyle Paris'te karşılaşmıştık. | Open Subtitles | لقد قابلنا هؤلاء "الأربعة في "باريس |
| Central Park'ta karşılaşmıştık ya? | Open Subtitles | تتذكر متى تلاقينا بالمتنزه العام؟ |
| Teknoloji ile ilk defa on sene önce karşılaşmıştık bir gezegende soykırımdan kurtulanlar zihinlerinde yarattıkları bir sanal alemde yaşıyorlardı. | Open Subtitles | صادفنا التقنية أول مرة قبل عشر سنوات على كوكب نجا من محرقة كان يعيش كان يعيش في عالم افتراضي من خلق عقولهم |