Bu doğrulayıcı rıza fikri her tür cinsel aktivite için rıza olması gerektiğini savunan tecavüz karşıtı aktivistlerden geliyor. | TED | وتأتي فكرة الموافقة المؤكدة هذه من نشطاء مكافحة الاغتصاب الذين يخبروننا بأننا بحاجة للحصول على موافقة لكل فعل جنسي. |
Avrupa da kemer sıkma karşıtı protestolarıyla çalkalandı, ama kıta yönünü değiştirmedi. | TED | أوروبا أيضًا هزتها مظاهرات مناهضة للتقشف ولكن لم تغير القارة اتجاهها. |
RNG: Şüphe yok, ama modern savaş karşıtı hareketler savaş karşıtı duygularımızı harekete geçirmemiz gerektiğini savunan bir dizi düşünüre dayanıyor, modernitenin babası Erasmus gibi. | TED | ريبكا: لاشك لكن الحركات المضادة للحرب الجديدة تتصل بسلسلة طويلة من المفكرين الذي ناقشوا لماذا ينبقي علينا تحريك العواطف تجاه الحرب, مثل أب الحداثة إراسموس |
Hazare 77 yaşında Hintli bir yolsuzluk karşıtı ve sosyal adalet eylemcisi | TED | هازاري ناشط هندي عمره 77 عامًا ضد الفساد وباحث عن العدالة الاجتماعية. |
Yerimde sayıyorum. Şu Bruce karşıtı engeli bir türlü aşamıyorum. | Open Subtitles | انا اتخبط فى الجدرانوهناك مضاد لبروس يجعلنى لا أسطتيعفعل شىء |
Giuliani yönetimi ile birlikte unuttuğum zor konulardan biri de ne kadar graffiti karşıtı olduğuydu. | TED | وأحد القضايا الشائكة التي واجهناها مع إدارة جولياني كانت بأني نسيت أنه معادي للكتابة على الجدران |
Yani şiddetli hükümet karşıtı görüşleri olan tarikat liderinin 50 gayrimeşru çocuğundan biri. | Open Subtitles | خمسين طفلا غير شرعي يتملكهم زعيم الطائفة الذي كان عنيف الأراء المعادية للحكومة |
Zorba karşıtı seferberliğimize liderlik etmesi için bir öğrenciye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى طالب واحد فحسب ليكون قائداً لحملة مكافحة التنمر |
Mevcut İsyan karşıtı bölgedeki en büyük 12 organizasyona bakalım. | Open Subtitles | لنلق نظرة الآن على أمهر 12 سائقاً بعمليات مكافحة التمرد |
Çin, geçtiğimiz 30 yıldan bu yana, dünyanın en büyük fakirlik karşıtı duruşunu sergilemiştir. | TED | الصين هي أكبر برنامج مكافحة فقر في العالم على مدى العقود الثلاثة الماضية. |
Minidoka'da lisenin son yılını bitirdi ve ırkçılık karşıtı bir mezhebin yardımıyla Kansas'taki Friends Üniversitesi'ne kaydolabildi. | TED | أنهت دراستها الثانوية في مينيكودا وبمساعدة منظمة مناهضة للعنصرية كانت قادرة على الالتحاق بجامعة فريندز في كنساس. |
Bana yol gösteren güdü, savaşın gerçek yüzünü gösteren bir fotoğrafın aynı zamanda savaş karşıtı fotoğrafın tanımı olabileceğiydi. | TED | لكني كنت مدفوعاً بإحساس متوارث بأن الصورة التي كشفت الوجه الحقيقي للحرب ستكون بحسب التعريف صورة مناهضة للحرب. |
Sıtma karşıtı, kırmızı gözlü iki sivrisineği alıp 30 sıradan, beyaz gözlü sinekle aynı kutuya koydular ve üremeye bıraktılar. | TED | قاموا بأخذ اثنتين من المضادة للملاريا ذات العينين الحمراوين، وقاموا بوضعهما في صندوق مع 30 بعوضة بيضاء العينين، وتركوهم ليتكاثروا. |
Senin düzen karşıtı hiçbir paranoyanı duymak istemiyorum. | Open Subtitles | إنني لا أريد أن أستمع إلي أياً من النظريات المضادة للمؤسسات المليئة بالبارانويا منك |
Mehdi beni Nil'den aşağı yolladığında, hükümet acı içinde bakacak ve majestelerine, din adamlarına ve kölelik karşıtı halka | Open Subtitles | و اذا أغرقنى المهدى فى النهر ؟ ستتألم الحكومة و ستقول لجلالتها و رجال الكنيسة و دول ضد الرق |
Güvenlik görevlileri, Amerikan karşıtı gibi görünen gösteriyi bastırmaya çabuk gelmişti. | Open Subtitles | قوى الأمن وصلت حتى تقمع ما ظهر أنه مظاهرة ضد الأمريكان |
Yerimde sayıyorum. Şu Bruce karşıtı engeli bir türlü aşamıyorum. | Open Subtitles | انا اتخبط فى الجدرانوهناك مضاد لبروس يجعلنى لا أسطتيعفعل شىء |
Vav, evlenme karşıtı biri olarak evlilik fazla şey biliyorsun. | Open Subtitles | بالنسبة لشخص معادي للزواج تعرفين الكثير عنها |
Araştırma sonucunda, eşcinsel karşıtı toplumlardaki eşcinsellerin kalp hastalıkları ve şiddet ve intihar oranlarının yüksek olduğunu ortaya koydu. | TED | وجدت الدراسة أن لدى اللوطيين في المجتمعات المعادية للشذوذ الجنسي معدلات أعلى لأمراض القلب والعنف والانتحار. |
Bilim karşıtı bir bildiriyle, savaş çağrısı arasında mutlu bir karışımı var. | Open Subtitles | حسناً، قراءته كالاستماع لفرقة موسيقية بين بيان معاد للعلم ودعوة لحمل السلاح. |
İkincisi, Hindistandaki yolsuzluk karşıtı hareket | TED | ثانيا ، حول الحركة المناهضة للفساد في الهند. |
Ev sahiplerleri dernekleri, hükümet karşıtı çatlaklar, bürokratlar, bürokratik işlemler | Open Subtitles | جمعيات أصحاب البيوت، معاداة حكومية أميال من الشريط الأحمر |
İşte taşımanın özelleştirilmesi karşıtı bir mücadeleyle ilgili başka bir güzel makale. yine bir iletişim bilgisi yok. | TED | وهذا مقالٌ جيد آخر عن موضوع معارض لخصخصة الترانزيت والامور المتعلقة به وايضاً لا يوجد شيء متعلق بالحملة |
- General Sklarov komutasındaki hükumet karşıtı olan askeri birlikler, - | Open Subtitles | القوات معارضة لانتخابات الرئاسة وتم قيادته من قبل الجنرال ليو سيكلوف |
Dallas'ta Castro karşıtı yeraltı örgütünde çalışan Kübalı bir bayan. | Open Subtitles | سيدة كوبية في دالاس في منظمة غير شرعية معادية لكاسترو |
Bundan kısa bir zaman sonra, bir şekilde Honduras karşıtı radikaller tarafından kaçırılmışlar. | Open Subtitles | وقت قصير بعد ذلك ، وقالوا انه اختطف من جانب متطرفين معادين لهندوراس |
Babam Ülkenin Valisiydi. Bay Savaş karşıtı. | Open Subtitles | والدي كان حاكماً لبلاد عارضت سيد الحرب |