"karmaşık hale" - Traduction Turc en Arabe

    • تعقيداً
        
    • تعقيدًا
        
    • تعقيدا
        
    • سيعقّد
        
    • تعقّد الأمور
        
    bu yolu daha karmaşık hale sokuyor! Open Subtitles أنظري الأمر ليس حول بيانات سطحيه فالعلاقات العائليه أكثر تعقيداً بكثير
    Ama, "uzun yıllar içinde evrimin; türleri daha karmaşık hale getireceği" izlenimini vermek, tamamen yanlış olurdu. Open Subtitles لكننا مخطئين تماماً في إعطاء الانطباع بأن التطور على مر الزمن يجعل الأنواع أكثر تعقيداً
    Bence olayları gerçekte olduğundan daha karmaşık hale getiriyorsun ve bana göre, boğuluyor gibisin. Open Subtitles اعتقد انك تجعل الامور اكثر تعقيداً مما هي عليه الان وهذا يخبرني انك تكافح
    Zaman geçtikçe alkolün insan toplumundaki rolü sadece daha karmaşık hale gelecektir. TED بينما يمضي الوقت، دوره في المجتمع البشري سوف يصبح أكثر تعقيدًا.
    Onu sağ bırakmak işleri daha da karmaşık hale getirir. Open Subtitles حسنًا،نبقيه على قيد الحياة ستجعل الأمور أكثر تعقيدًا فقط
    Ve aslına bakarsanız, insanoğlu karmaşık ve kararsız doğasını daha fazla anlamaya başladığında, armoni, bunu yansıtmak için daha karmaşık hale geldi. TED في الحقيقة، كلما تقدم الانسان في فهم طبيعته المعقدة و المتناقضة فان التناغم ينمو ليصبح اكثر تعقيدا بشكل يعكس ذلك الفهم
    Ambi dinle, bu işleri daha da karmaşık hale getirecektir. Open Subtitles أمبي، استمعى لي هذا سيعقّد كلّ شيء
    Durumu karmaşık hale getirebilecek ekip içi bir problemim var. Open Subtitles لديّ مشكلة داخلية. قد تعقّد الأمور.
    Bu işlem sürdükçe, ...çevre daha karmaşık hale geliyor. Open Subtitles و عبر هذه المعالجة تُصبح البيئة أكثر تعقيداً.
    Bunu başarmak çok zor olacaktır... çünkü bundan kurtulmanın tek yolu... her şeyi daha karmaşık hale getirmektir. Open Subtitles و سيكون من الصعب إخراجك منه لأنَّ الطريقة الوحيدة في .تجاوزك هو بجعل الأمر برمته أكثر تعقيداً
    böylece daha biyik bir çeşitlilik elde ederek daha karmaşık hale geliyor. TED و هو يبني تنوّعاً و تعقيداً أكبراً.
    Hiç şüphe yok ki ilişkileri daha karmaşık hale getirir. Open Subtitles يجعل الأمور أكثر تعقيداً ، بدون شك بهذا
    Sen sadece işleri daha karmaşık hale getiriyorsun, bu yüzden lütfen bizden uzak dur. Open Subtitles أنتَ ستجعل الأمور أكثر تعقيداً لذا من فضلك ... أتركنا وشئننا
    Toplum yapısı daha karmaşık hale geldikçe ve ticaret yolları birbirinden gittikçe uzaklaşınca, daha resmi kurumlar oluşturduk, para birimi için bankalar gibi kurumlar, devletler, şirketler. TED و بينما كبرت مجتمعاتنا لتصبح أكثر تعقيدًا وأصبحت طرق التجارة أكثر بُعدًا، قمنا ببناء مؤسسات أكثر رسمية، مؤسسات مثل البنوك والعملة، والحكومات والشركات.
    Bu durum kemoterapi neticesini daha da karmaşık hale getiriyor. Open Subtitles هذا يجعل العلاج الكيميائي أكثر تعقيدًا.
    Aslına bakarsanız basitlik hakkında konuşmaktan yoruldum, o yüzden hayatı daha karmaşık hale getirebileceğimi düşündüm, ciddi bir oyun olarak. TED لقد تعبت في الحقيقة من التحدث عن البساطة. فخطر لي أن أجعل حياتي أكثر تعقيدا بطريقة جادة
    Serena, işleri olduğundan daha karmaşık hale sokuyorsun ve dün geceki hareketlerini göz önünde bulundurunca bir aile olmanın sana fayda sağlayacağına eminim. Open Subtitles سيرينا , انت صنعت هذا اكثر تعقيدا مما يبدو وبتصرفك الليلة الماضية
    Senin burada olman olayı karmaşık hale getirecek. Gitmelisin. Open Subtitles سيعقّد وجودك هنا الأمور عليك أن ترحل
    Marcel'in katılımı sadece konuyu karmaşık hale getirirdi. Open Subtitles {\pos(190,230)}.حضور (مارسل) سيعقّد الأمور فحسب
    Durumu karmaşık hale getirebilecek ekip içi bir problemim var. Open Subtitles لدي مشكلة داخلية، قد تعقّد الأمور (واحد من أفراد عصابتي (تشيستر كراي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus