| Bundan önce, Tarımsal Devrim boyunca, yapılan her şey insan kas gücü veya hayvan gücü ile yapılmak zorundaydı. | TED | قبل هذا، خلال الثورة الزراعية، كل شيء تتم صناعته كان يجب استخدام العضلات البشرية أو الطاقة الحيوانية. |
| Kulübe iskeletini bitirmeye hazırız. Biraz kas gücü kullanabilirim. | Open Subtitles | نحن جاهزون لإنهاء أطر الكشك يمكنني استخدام بعض العضلات |
| kas gücü ve dayanıklılığı için temel bir test. | Open Subtitles | هذا اختبار يستخدمونه في المدراس لمعرفة قوة وثبات العضلات |
| Biraz terleme ve kas gücü söz konusu olunca, eski moda sorun değil. | Open Subtitles | ليس هناك عيب فى المدرسة القديمة ... عندما تؤدى إلى صحة و عضلات |
| Belki bu sefer daha az kas gücü daha çok beyin kullanmamız gerekebilir. | Open Subtitles | ربما هذه المرّة، سنستخدم عضلات أقل، وعقلاً أكثر. |
| Ama burada, kas gücü kullanmıyor, kanunu kullanıyor. | Open Subtitles | لكن هنا لا يستخدم العضلات يستعمل القانون |
| kas gücü tek başına modern çağa giden yolu açamaz ama Dünya'nın derinliklerinde gizli bir dönüm noktası bulunuyor. | Open Subtitles | قوة العضلات لا تمهّد وحدها للعصر الحديث. لكن هناك نقلة مدفونة في عمق الأرض. |
| kas gücü olmadan oraya giremeyiz. | Open Subtitles | سوف نحتاج إلي بعض العضلات كي ندخل إلي هناك. |
| kas gücü kuyruğunu havada tutmasının mümkün olması gerekirse onu, bir silah olarak kullanabilmesi anlamına da geliyordu. | Open Subtitles | قوة العضلات التي أمسكت ذيلها عن الوقوع على الأرض عنت أنها تستطيع إذا لزم الأمر، أن تستخدمه كسلاح |
| Biraz kas gücü isteyen işler var da burada. | Open Subtitles | لدي بعض الأعمال هنا التي تتطلب بعض العضلات |
| Pekala kas gücü, resmi hafifçe kaldırıp birkaç santim öne doğru çek. | Open Subtitles | حسناً ، الآن ، سترفع العضلات اللوحة بحرص من خُطافها وستُحركها للأمام حوالي بوصة واحدة |
| kas gücü ağırlığı bir kez aldığında beş tel kesilene kadar hareket ettiremez. | Open Subtitles | ، بمجرد أن يُمسك العضلات باللوحة لا يُمكنه التحرك قبل قطع كل الأسلاك الخمسة المُرتبطة باللوحة |
| Arabayı itecektim, kas gücü Troy'du. | Open Subtitles | كنت سأدفع العربة وتروي سيكون العضلات وسيندي المرأة المثيرة |
| Gözüm ve kulağım olabilirsiniz ama kas gücü onlarda. | Open Subtitles | قد تكونين عيناي وأذناي، لكنّهم العضلات. |
| Çünkü mesele bu aile olduğu zaman kas gücü ben oluyorum! | Open Subtitles | طالما تاتي الى العائلة , انا العضلات |
| Hepimizin bildiği gibi bu iş kas gücü ve para gerektiriyor. | Open Subtitles | نعلم جميعاَ أنه يتطلب العضلات والمال |
| Darrell? Bu işte biraz kas gücü fena olmazdı. | Open Subtitles | يمكننا الإستفادة من العضلات بهذه المهمة |
| 2250 kilodan oluşmuş yanan kas gücü geliyor! | Open Subtitles | خمسة ألاف باوند من العضلات الملتهبه تمر الآن! |
| Ben üçü bir aradayım. Beyin, kas gücü ve tabii ki çekici bir kişilik. | Open Subtitles | أنا خطر ثلاثي، دماغ، عضلات وشخصية ساحرة بكل وضوح |
| Oradakilerle aramızda biraz kas gücü olması güzel. | Open Subtitles | من الجيد أمتلاك عضلات قليلة بيينا وبين أياً كان |
| Scott da Mancuso'yu kas gücü olarak getirdi. Talbot, Mancuso'nun silahını alır ve Scott'u öldürür. | Open Subtitles | جلب " سكوت " " مانكوسو " كمساعدة عضلات " تالبوت " جرد " مانكوسو " من سلاحه |