Benim büyüdüğüm yerden iki kasaba ötede büyümüş. | Open Subtitles | لقد نشأ على بعد بلدتين عن مكان نشأتي. |
Bu Laddie. Bart onu iki kasaba ötede kilise şenliğinde kazandığını söylüyor. | Open Subtitles | هذا (لادي)، يقول (بارت) إنه ربحه باحتفال بكنيسة على بعد بلدتين. |
İki kasaba ötede bir eczane var. | Open Subtitles | وهنالك صيدلية على بعد بلدتين |
Onun eşkâline uyan biri Bryan, Ohio'da şu an bulunduğunuz yerden iki kasaba ötede yeşil bir Skylark'ta görülmüş. | Open Subtitles | هناك رجل يلائم صفاته تمت رؤيته يقود بسرعة في منطقة "براين ، أوهايو" على بعد مدينتين فقط من حيث أنتم في سيارة من نوع "سكايلارك" خضراء اللون |
Adı Carol. Benden iki kasaba ötede büyümüş. | Open Subtitles | ترعرعت على بعد مدينتين عني. |
İki kasaba ötede Grantville'de. | Open Subtitles | في (جرانتفيل) على بعد بلدتين من هنا |