"kastettim" - Traduction Turc en Arabe

    • قصدت
        
    • عنيت
        
    • اقصد
        
    • أعنيه
        
    • قصدته
        
    • قصدتُ
        
    • عنيتُ
        
    • عَنيتُ
        
    • أعنيك
        
    • أقصدك
        
    • كنت أقصد
        
    Kaliforniya, Oregon ve neydi o yukarıdaki, onları kastettim? Open Subtitles قصدت كاليفورنيا، أوريغون وما هي تلك التي على القمة؟
    - Ben başka pislikleri kastettim. Beni döven pislikleri. Open Subtitles قصدت السفلة الآخرين الذين تعرَضت للضرب من قبلهم
    Soyadını kastettim. Benim adımı almak hoşuna gider diye düşündüm. Open Subtitles لقد عنيت اسم عائلتك،ظننت أنك تريد مني وهبك اسم عائلتي؟
    Evlenmek istemiyorum dediğimde, Sadece bunu kastettim. Open Subtitles عندما قلت اني لا اريد الزواج, عنيت ذلك وبس
    Hayır, mekanı kastettim. Vajinayı tahmin etmiştim. - Beaver Creek. Open Subtitles لا , انا اقصد الموقع بيفر كريك في المقعد الخلفي للسيارة ؟
    Aslında bir kızın başarılı olmak için erkek gibi üniversiteye ihtiyacı olmadığını kastettim. Open Subtitles إذن، ماكنت أعنيه هو أنّ الفتاة ليست بحاجة لدراستها كالفتى من أجل تأمين مستقبلها
    - Daha çok, önemsediğin ve anlamlı bir ilişki kurmayı kastettim. Open Subtitles حسناً ، ما قصدته هو أن تنخرطي في علاقات ذات مغزى
    - Ben bebeği kastettim. - Bende seksi anneyi. Open Subtitles ــ قصدت الطفل الصغير ــ قصدت الأم المثيرة
    Ama ben farklı türde arkadaşlığı kastettim... yani evime giremeyen şekilde özel arkadaşları. Open Subtitles نعم، نعم، قصدت أصدقاء بطريقة أخرى بطريقة خاصة تعني أنّه لا يمكنكم المجيئ إلى بيتي
    Geceleri araba sürmek ya da bir şeyi üflemeden yemek gibi şeyleri kastettim. Open Subtitles لقد قصدت كالقيادة في الليل أو أن آكل شيئاً حاراً بدون أن تنفخي به أولاً
    Onun inatçı bir alçak olduğunu kastettim. Ölüp ölmemesi umurumda değil. Open Subtitles قصدت فقط أنه وغد عنيد ولن أهتم حتى إذا مات
    Kıyafetlerini kastettim. Open Subtitles قصدت ملابسك، أنت ترتدي الكثير من الملابس
    Hayır,kahretsin,ben dediğimi kastettim işte. Open Subtitles لا ، لقد قلت ما عنيته لقد عنيت ما قلته ، تباً
    Travma sonrası stres bozukluğunu kastettim. Open Subtitles عنيت فيما يخص الكرب مابعد الصدمة. حسنا. نعم.
    Geçen gece söylediğim her kelimeyi kastettim. Open Subtitles لقد عنيت كل كلمة قلتها .. تلك الليلة .. كل كلمة
    Hayır, kalp monitörünü kastettim ben. Open Subtitles ماذا؟ لا انا اقصد جهاز مراقب القلب الخاص بي
    Evet kızlar da çok heyecanlı kızlar derken Andy yi kastettim. Open Subtitles نعم, والبنات مستمتعين به بشده وعندما اقول "البنات" اقصد اندي
    Kimi kastettim sandınız? Open Subtitles من أعتقدتى أنى أعنيه إذا لم يكن أنت؟
    Tamamen, bunu kastettim. Civarda sekiz milyon ada var. Open Subtitles هذا تماماً ما قصدته هنالك ثمان ملاين جزيرة
    Sahnede yanımda bir kaltak istiyorum derken kendi kaltağımı kastettim. Open Subtitles عندما قُلت أني أرغب بأن تكون معي عاهرة على خشبة المسرح قصدتُ عاهرتي
    Bir varisin ittifakın geleceği açısından önemli olabileceğini kastettim. Open Subtitles حسناً... عنيتُ بأن الوريث سيكون مهم من أجل التحالف.
    Lenslerimden kurtulmak için lazer ameliyatını kastettim. Open Subtitles عَنيتُ إجراءَ الليزرَ لذا أنا يُمْكِنُ أَنْ أَرى بدون إتصالاتِي.
    Masum derken, seni kastettim, erkek arkadaşını değil. Open Subtitles عندما أقول "أبرياء" فإني أعنيك أنتِ وليس حبيبك
    Sağ ol çüksüz. Seni kastettim. Open Subtitles ‫شكرا أيها الوغد، كنت أقصدك أنت
    - Bir fikrin olabileceğini düşündüm. Hayır, ben ekranı kastettim. Open Subtitles ظننت أنه قد يكون لديك فكرة- لا كنت أقصد الصورة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus