"kazanmıştı" - Traduction Turc en Arabe

    • فاز
        
    • ربح
        
    • فازت
        
    • كسب
        
    • ربحتها
        
    • وخارقة
        
    • لاكتر آكل لحوم
        
    • حصل على المركز
        
    Çok sevinecek. Geçen sene babası panayırda bunu onun için kazanmıştı. Open Subtitles سوف تكون سعيده فوالدها فاز به لأجلها بالاحتفال العام الماضي ؟
    Bütün maçları kazanmıştı ama bir top kazayla dışarı çıktı. Open Subtitles فاز بكل مُبارياته لكن حين خرجت الكرة بسبب خطأ ما
    Dahi biridir. 14 yaşındayken, matematik olimpiyatını kazanmıştı. Open Subtitles هو تالق فيه للغايه فى سن 14 فاز فى مهرجان الرياضيات
    Cesur bir askerdi, gümüş savaş brövesi kazanmıştı. Open Subtitles لقد كان جنديا شجاعا, وقد ربح الميدالية الفضية فى الحرب
    Bir keresinde, bir kaç gün boyunca bisiklet sürdüğü için ödül kazanmıştı. Open Subtitles لقد ربح جائزة مرة لقيادة الدراجة لبضعة أيام
    Sarah'nın destek verdiği bir okur-yazarlık programından set ziyareti kazanmıştı. Open Subtitles فازت بزيارة إلى موقع التصوير من مؤسسة خيريّة لمحو الأمية
    Sekiz bin dolar kazanmıştı. Neden iki binini bırakmadı anlayamadım. Open Subtitles لقد كسب لتوه 8 آلاف فلم يمضي وعليه دين بألفان؟
    Ama 1984'te Doğu Almanlar kazanmıştı. Open Subtitles لكن فريق ألمانيا الشرقية فاز بالميدالية الذهبية سنة 1984
    Dört yaşındayken bir kelime yarışmasını kazanmıştı. İnanabiliyor musunuz? "Nobran"ı bilmişti. Open Subtitles لقد فاز بمسابقة للإستهجاء عندما كان في الرابعة من عمره هل تصدّق هذا الكلمات كانت متباينة
    Bu maç geçen ekim ayında yapılmış ve Sovyet takımı kazanmıştı. Open Subtitles الذي فاز به فريقه هنا في تشرين الأول الماضي
    Ama yine de Sihirli Parmak Heather kazanmıştı. Open Subtitles ولكن حتى ذلك الحين ، فاز هيذر توينكلتونز
    Dördüncü sınıftaki günebakan kostümüm birincilik ödülü kazanmıştı. Open Subtitles عندما كنت بالصف الرابع فاز زي عباد الشمس بالجائزة الأولى
    O aslında 1992'de bir Nebulon Ödülü kazanmıştı. Open Subtitles في الحقيقة لقد فاز بجائزة نيبلون عام 1992
    1979'da, doğduğum yıl kazandığı ilk yarışı 46 ile kazanmıştı, ben de değiştirmedim çünkü herkes beni 46 ile tanıyor. Open Subtitles أول سباق فاز به كان برقم 46 في عام 1979 ،يوم ولدت لذا لم أغيره لأن كل الناس تعرفني من خلال الرقم 46
    Radyodan hediye kazanmıştı ve radyo binasına gittiğinde onu içeri almamışlardı. Open Subtitles حسنا , لقد ربح جائزة الأذاعة وعندما ذهب لإستلامها لم يتركوة يدخل
    Koltuğunu bir başka kişiden yazı-tura atarak kazanmıştı. Open Subtitles ربح المقعد من شخص آخر بالعملة المعدنية المقلّبة له.
    Bu çok daha üzücüydü çünkü arabayı bir ay önce kazanmıştı. Open Subtitles كان أمر محزن ، حيث أنه ربح تلك السيارة قبل الحادث بشهر تقريبا
    Bir gün, dövüşün birinde acayip para kazanmıştı. Open Subtitles في يوم ما، لابد انه ربح الكثير من المال في احدى رهاناته
    Italya Dünya Kupasını kazanmıştı. TED وهو حين فازت أيطاليا ببطولة كأس العالم لكرة القدم.
    Üç yıl üst üste Grand Prix yarışlarını kazanmıştı. Open Subtitles فازت بالجائزه الكبرى لسباق السيارات ثلاث مرات
    Auchinleck kumar oynamış ve kazanmıştı. Open Subtitles لقد راهن على الأستمرار فى المعركه و كسب الرهان
    Bu 50 rupiyi Rohtak'ta kazanmıştı. Open Subtitles "هذه الـ50 روبية التي ربحتها بـ"روثاك
    Bazıları yeni yetenekler kazanmıştı... Open Subtitles وبعضهم عاد بمهارات جديدة وخارقة
    sorguya çekmesiyle ün kazanmıştı. Open Subtitles عندما استطاعت الحصول على معلومات من قبل الدكتور لاكتر آكل لحوم البشر
    Yarışmada birincilik kazanmıştı. Open Subtitles . لقد حصل على المركز الأول في المسابقة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus