Ya sadece kemiklerle aram iyi insanlarla kötüyse? - İnsanlar seni seviyor | Open Subtitles | ماذا لو أنني جيدة فقط مع العظام و فاشلة مع الناس؟ |
Golf sahasındaki kemiklerle ilgili bir şeyler duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت عن العظام التي وجدتها في طريق الغولف |
- Sen başlamadan önce ben kemiklerle işimi bitirsem daha iyi olur. | Open Subtitles | أظن أنه سيكون من الافضل لو تفقدن العظام بحثاً عن الجزيئات قبل ان تبدأي بعملك |
Tekerleklerin üzerinde bulduğun kemiklerle alakalı bir şeyler bulabildin mi? | Open Subtitles | هل وجدت شيئاً ذا صِلة بالعظام التي وجدتها في عجلات القطار؟ |
Bir tarafınızda derin bir çukur var kemiklerle, küllerle ve şeytani şeylerle dolu. | Open Subtitles | على أحد جانبيكِ حفرة عميقة مليئة بالعظام والرماد وأشياء جهنميّة. |
Bu kafatası, bizim bulduğumuz diğer kemiklerle uyumlu. | Open Subtitles | حسنٌ، هذه الجمجمة تطابق العظام التي وجدناها سابقًا |
Ama hala kemiklerle ve dokularla ne yaptıklarını bilmiyoruz. | Open Subtitles | ولكن لا زلنا لا نعرف ماذا كانا يفعلان بكل العظام و الانسجة |
Bu kemiklerle işinizi konuşmadan düzgünce bitirin yoksa kovulacaksınız. | Open Subtitles | انهي مشكله هذه العظام كما امرت . او سوف تستبعد |
Nispeten yeni kemiklerle uğraştığımızın bir başka göstergesi. | Open Subtitles | مؤشر آخر نتعامل مع العظام المعاصرة نسبيا. |
Ve sonra, onların gerçek şeklinde, gerçek kemiklerle, tekrar bir araya getirdi. | Open Subtitles | ثم قام بوضع العظام الحقيقية.. بصورتها الصحيحة |
Nehirdeki kemiklerle ilgili Adli Tabip raporuna ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد تقرير الطبيب الشرعي . حول العظام الموجودة فى النهر |
Nehirdeki kemiklerle ilgili Adli Tabip raporuna ihtiyacım var... | Open Subtitles | أريد تقرير الطبيب الشرعي . حول العظام الموجودة فى النهر |
O gezegende kemiklerle dolu bir mezarlık vardı değil mi? | Open Subtitles | كانت هناك مقبرة تملؤها العظام بهذا الكوكب، صح؟ |
Afedersiniz, Bayım... kemikler, kemiklerle ilgili bir talebiniz söz konusu mu? | Open Subtitles | منفضلكيا سيد... العظام, هل أنت تريد العظام ؟ |
Demek istediğim,gerçekten bunu vücut organları,kıkırdak ve kemiklerle düşünmediğiniz sürece olası birşey değil. | Open Subtitles | أعني... ان هذا يبدو مستحيل إذا فكرت فى الموضوع بأعضاء الجسم والغضاريف و العظام |
Bu yeni kemiklerle yeniden yapılandırınca, bebeğin yedi parmağı oldu. | Open Subtitles | وفقاً لإعاده الهيكله بهذه العظام الجديده- وسبعه اصابع للطفل |
-Her yere baktım. Ama sonra düşündüm, kemiklerle Eastman'ın hayaletini arıyordun. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك فكرت, انك تبحثين عن شبح "ايستمان" هنا مع العظام |
Bir tarafınızda derin bir çukur var kemiklerle, küllerle ve şeytani şeylerle dolu. | Open Subtitles | على أحد جانبيكِ حفرة عميقة مليئة بالعظام والرماد وأشياء جهنميّة |
Konu spordan açılmışken sana bir sorum var. - Biraz kemiklerle alakalı. | Open Subtitles | أتعلمين، بالحديث عن الرياضة، لديّ سؤال من أجلكِ، وله علاقة بالعظام. |
Fransa, Verdun'da kemiklerle dolu büyük bir kubbe var. | Open Subtitles | فيردان" في فرنسا بها" مدفناً ضخماً ملئ بالعظام |
Bu sadece kemiklerle dolu bir deri çuvalı. | Open Subtitles | هذا مُجرد كيس من الجلد المليء بالعظام |